
El Kahhar, Gerçekte Ne Demek ?
Yahudi'ye beddua ederken "El Kahhar" diyenleri sıkça dua ediyoruz. Hatta kendisinden kötülük gördüğümüz kimselerin perişan olması için dahi kullandığımız bu kelimeyi doğru yerde mi kullanıyoruz. Kahhar sıfatını kullanırken hata mı ediyoruz yoksa doğru mu yapıyoruz.
Son yıllarda zulmün başını çeken Yahudilere beddua ederken "El Kahhar" simi celilini sıkça duyar olduk. Bu sıfatı kullanırken bilhassa Yahudiler için kahrolması, lanete uğraması için, yıkılıp yok olmaları için beddualarda yer verirken doğru mu ifade ediyoruz. İnceleme konumuz bu
El Kahhar ne demek ?
Önce Kur’ân-ı Kerîm'de Kahhar ismi şerifinin geçtiği ayetleri görelim..
- “Eğer Allah bir evlat edinmek isteseydi, elbette yarattıklarından dilediğini seçerdi. O yücedir. O, tek ve Kahhar olan Allah'tır.” (Zümer, 4)
- "Onlara kendilerinden öncekilerin; Nuh, Ad ve Semud kavimlerinin; İbrahim’in kavminin; Medyen halkının ve yerle bir olan şehirlerin haberleri ulaşmadı mı? Peygamberleri onlara apaçık mucizeler getirmişti. (Ama inanmadılar, Allah da onları cezalandırdı.) Demek ki Allah onlara zulmediyor değildi, ama onlar kendilerine zulmediyorlardı." (Tevbe,70)
- "Andolsun, sizden önceki nice nesilleri peygamberleri, kendilerine apaçık deliller getirdikleri halde (yalanlayıp) zulmettikleri vakit helak ettik. Onlar zaten inanacak değillerdi. İşte biz suçlu toplumu böyle cezalandırırız." (Yunus,13)
- “De ki: "Ben ancak korkuyu haber veren bir peygamberim. O tek ve kahredici olan Allah'tan başka tanrı da yoktur." (Sad, 65)
- “De ki: «Körle gören bir olur mu hiç? Ya da karanlıklarla aydınlık eşit olur mu?» Yoksa O'nun yarattığı gibi yaratan ortaklar buldular da bu yaratma onlarca birbirine benzer mi göründü? De ki: Allah her şeyi yaratandır. Ve O, birdir, karşı durulamaz güç sahibidir (Kahhardır).” (Rad, 16)
- “O (kavuşma) gün (ü) onlar (kabirlerinden fırlayıp) çıkarlar Onlardan (sadır olan) hiçbir şey Allaha gizli kalmaz. (Allah buyurur:) «Bugün mülk kimindir»? (Yine kendisi cevap verir:) «Bir olan, (her şeye hakim ve) Kahhar olan Allah’ındır». (Mümin, 16)
- “O gün, yer başka yere çevrilir, gökler de (başka göklere) Ve (herkes) Vahid (bir olan), Kahhar (kahredici üstünlük sahibi) olan Allah'ın huzuruna çıkarlar!” (İbrahim, 48)
- “Ey zindan arkadaşlarım! Çeşit çeşit (uydurma, hiçbir şeye gücü yetmeyen) tanrılar mı daha iyidir, yoksa sonsuz kahretme gücü olan tek Allah mı?” (Yusuf, 39)
Sözlükte “yenmek, üstün gelmek, zor kullanarak istediğini yapmak” anlamındaki kahr kökünden mübalağa ifade eden bir sıfat olup “yenilmeyen, yegâne kudret ve tasarruf sahibi” demektir. Dilciler ve âlimlerin hemen hepsi kahr kavramının temel mânasını “boyun eğdirip üstün gelmek” (tezlîl ve galebe) olarak belirlemişlerdir.
Kur’ân-ı Kerîm’in altı âyetinde kahhâr, iki yerde kāhir ismi Allah’a, bir âyette de kāhir sıfatı insanlara izâfe edilmiştir (M. F. Abdülbâkī, el-Muʿcem, “ḳhr” md.). Allah’a nisbet edilen kahhâr isimlerinin hepsi vâhid isminden hemen sonra yer almıştır. Bunların dördü şirk anlayışını eleştirip tevhid inancını pekiştiren bir bağlamda zikredilmiş (Yûsuf 12/39; er-Ra‘d 13/16; Sâd 38/65; ez-Zümer 39/4), iki âyet de kıyametin kopmasını tasvir eden âyetler sırasında yer almıştır (İbrâhîm 14/48; el-Mü’min 40/16). Kahhâr esmâ-i hüsnâ listesinin Tirmizî rivayetinde (“Daʿavât”, 82), kāhir ise İbn Mâce rivayetinde (“Duʿâʾ”, 10) yer almıştır.
Kur’ân-ı Kerîm’in altı âyetinde kahhâr, iki yerde kāhir ismi Allah’a, bir âyette de kāhir sıfatı insanlara izâfe edilmiştir (M. F. Abdülbâkī, el-Muʿcem, “ḳhr” md.). Allah’a nisbet edilen kahhâr isimlerinin hepsi vâhid isminden hemen sonra yer almıştır. Bunların dördü şirk anlayışını eleştirip tevhid inancını pekiştiren bir bağlamda zikredilmiş (Yûsuf 12/39; er-Ra‘d 13/16; Sâd 38/65; ez-Zümer 39/4), iki âyet de kıyametin kopmasını tasvir eden âyetler sırasında yer almıştır (İbrâhîm 14/48; el-Mü’min 40/16). Kahhâr esmâ-i hüsnâ listesinin Tirmizî rivayetinde (“Daʿavât”, 82), kāhir ise İbn Mâce rivayetinde (“Duʿâʾ”, 10) yer almıştır.
Kahhâr, âlimlerin çoğunluğu tarafından kādir ismi statüsünde düşünülerek zâtî isimler grubunda mütalaa edilmiştir. Bunun yanında kahhârı, “kulu kendi iradesince hareket etmekten alıkoymak” mânasına alarak fiilî isimlerden (sıfatlar) sayanlar da vardır.
Bazı kaynaklarda kahir sıfatı ile kullanılmış ve "Kahreden Allah" anlamında kullanılmış ise de bu kelimenin farklı kullanılıp, bazı kimseler tarafından şekillendirilmiş olmasından kaynaklanmıştır. Kahhar isminin Kahir ile ifade edilmesi kelimenin gerçek anlamının dışına çıkmaktır. Dilcilerin bu yönde yaptığı anlam karmaşaya sebep olduğu ve genelde insanların "kahrolsun" "kahırlansın" cümlelerine uydurmak hatalı bir söz dizimidir.
Bazı kaynaklarda kahir sıfatı ile kullanılmış ve "Kahreden Allah" anlamında kullanılmış ise de bu kelimenin farklı kullanılıp, bazı kimseler tarafından şekillendirilmiş olmasından kaynaklanmıştır. Kahhar isminin Kahir ile ifade edilmesi kelimenin gerçek anlamının dışına çıkmaktır. Dilcilerin bu yönde yaptığı anlam karmaşaya sebep olduğu ve genelde insanların "kahrolsun" "kahırlansın" cümlelerine uydurmak hatalı bir söz dizimidir.
Burada kabul edilmesi gereken “yenilmeyen, yegâne kudret ve tasarruf sahibi” anlamını tercih etmek düşmana, zalime kahhar sıfatı ile beddua etmek gerçekte ona hayır dua etmeye yol açar.
Genelde insanların kullandığı "Allah'ım Yahudi'yi kahhar eyle" şeklinde yapılan sözde bedduanın "Allah'ım, Yahudi'yi galip eyle "anlamını çağrıştırdığını bilmemiz gerek.
Genelde insanların kullandığı "Allah'ım Yahudi'yi kahhar eyle" şeklinde yapılan sözde bedduanın "Allah'ım, Yahudi'yi galip eyle "anlamını çağrıştırdığını bilmemiz gerek.
Bununla birlikte "Ya Rabbi zalimleri ‘Ya Kahhar’ ismi şerifinle kahr-u perişan eyle!" şeklinde bir dua ederken de dua için kast edilen kahharın perişan eden, yok eden anlamında olmayacağı, şe şekilde bakılırsa "galip gelen sensin onları perişan et" şeklinde bir ifade yer vereceğini düşünmekte çok iyimser bir bakış açısıyla olacaktır.
Eğer Yahudi'ye ve onun gibilere beddua edeceksek "Allah'ım, sen zalimleri ( Yahudi'ye vs her kime ise) "müntekim" ( “yadırgayıp ayıplayan, suçluyu cezalandıran, öç alan” Zalimlerin cezasını veren, intikam alan" "Dilediğine ceza vermede şiddetli davranan, suçlulara müstahak oldukları cezaya çarptıran. Acizlerin ve zayıfların alamadıkları intikamı onların yerine zalimlerden, zorbalardan alan sensin" diyerek dua etmede yarar vardır.
Kahhar ismi ile yapılacak bazı dualar şöyle olup
- "Ya Kahhar, her türlü zorluğu aşmamıza yardım et."
- "Ya Kahhar, içsel mücadelelerimizde bize güç ver."
- "Ya Kahhar, adaleti her daim üstün kıl."
Bilmeden kahhar ismini kullanarak zalimlerin daha zalim olmasına vesile olmamayı bilelim
- "Allah'ın İsimlerinden El-Kahhâr Ne Demektir" için bakınız
- "Allah'ın İsimlerinden El-Muntakim Ne Demektir" için bakınız
- "Kahhar" için Diyanet İslam Ansiklopedisi için tıklayınız
- "Müntekim" için Diyanet İslam Ansiklopedisi için tıklayınız
Derleme : Erol Kara - @dinierk
Hoş geldiniz. Fikirlerinizi paylaşmanızdan mutluluk duyarız