
"O, iki doğunun ve iki batının Rabbidir." “Rabbu-l meşrikayni ve rabbu-l maġribeyn” Rahman Suresi ayet 17
“Göklerin, yerin ve ikisi arasında bulunanların Rabbi’dir, doğuların da Rabbi’dir.” Saffat Suresi ayet 5
“Doğuların ve batıların Rabbine yemin olsun” Meâric Suresi ayet 40
"Doğu da Allah'ındır batı da." Bakara Süresi ayet 115
"Mûsâ devamla şunu söyledi: “Şayet aklınızı kullanırsanız anlarsınız ki O, doğunun, batının ve bu ikisi arasında bulunanların rabbidir." Şuara suresi ayet 28
"O, doğunun da batının da Rabbidir." Müzzemmil suresi ayet 9
********
Hangi insana sorarsanız sorun yön olarak tek bir doğudan ve tek bir batıdan söz eder. İnsanlara göre, İki tane doğu ya da batı "meşrikayni ve maġribeyn" yoktur. Pekala, ayetleri hakkında hiç bir şüpheye düşemeyeceğimiz, tartışamayacağız ve her sözünde hikmetler bulunan Allah-u Teala, Kur'an-ı Kerim'in yer alan ayetlerinde neden iki doğu ve iki batıdan bahsetmiştir.
Fiziki olarak bilinen, güneşin doğduğu yere doğu, battığı yere batı veya ülkemizin batısında şu ülkeler var, doğusunda şu ülkeler var demeden, hatta "İslam batıdan doğacaktır" sözlerine, bunların dışında ne kavramlar varsa o konulara girmeden, alemlerin ve iki doğunun ve iki batının da Rabbi olan Allah c.c. bu ayeti kerimesiyle ne buyurdu ?
Aklımız erdiğince, Rabbimizin izniyle bunu ifade etmeye çalışacağız.
Öncelikle bir çok yerde yaz ve kış mevsimlerinde güneşin doğuş ve batış yerinin farklı oluşundan dolayı bir çok kişi bu iki doğu ve iki batıyı buna bağlamıştır. Ne var ki, kutuplarda ya da ekvator bölgesindeki güneşin hareketlerini yok saymışlardır. Bu tanımların bu ayetle zikredilenlere uymadığı da bir gerçek olarak ortaya çıkmaktadır.
Kimileri de diğer gezegenlerin varlığından söz etmiş ki, bunun tutarlı bir tarafı yoktur. Hatta o gezegenlerde başka varlıkların yaşadıklarını dahi iddia edenler olmuştur. Buna benzer olarak kainatta pek çok güneşli sistemler olduğunu ve her birinin pek çok farklı şekilde doğulara - batılara sahip olduğunu iddia edenler de bu düşünceyi paylaşmıştır. Ancak, burada söz edilen alemler deki deoğular, batılar değil...
Bunların dışında iki doğudan bahsedenler Şafağın ile Güneşin doğuşunu, iki batıdan da güneşin batışı ile şafağın batışını kast edenler vardır..
Tüm bunların sadece bir farazi olduğu düşünülürse ortak bir noktada bulunmanın imkanı yok. Bu konuda yazanların hepsi yaşadığımız aleme göre , fiziki bir yaklaşım, tahmin ve belkilerle, birbirleriyle benzerlik oluşan düşünceleri ortaya atmışlardır.
Zuhruf Sûresi 43/38. âyette "Sonunda bize geldiğinde, arkadaşına, "Keşke benimle senin aranda doğu ile batı arası kadar uzaklık olsaydı! Ne kötü arkadaşmışsın!" der."Bu söz, bize bildirildiği şekliyle Kur’ân’dan yüz çeviren kimselerin ahirette Allah’ın huzuruna çıkınca şeytana, şeytanlaşmış insanlara, kendilerini yoldan çıkartan sapık din alimlerine, tarikatçılara, bidatçılara hitaben söyleyecekleri sözlerle kast edilen herhalde dünyadaki doğu ve batı değildir. Buradaki doğu ve batı arasındaki ifade , siyah ve beyaz arasındaki fark kadar kesin bir ölçümdür.
İki doğu iki batı için İmam İbn Kesir bunu, "yaz ve kış mevsimlerinin doğuşu ve yaz ve kış mevsimlerinin batışı" şeklinde basit şekilde yorumlamıştır. Tüm bunların dışında İki Doğu ve iki Batı, iki yarım küredir (yani güney ve kuzey veya doğu ve batı). Dünya için diyen de bulunmaktadır, ahiret hayatı için de Doğu ve Batı kavramını kullanmıştır.
Bir de işin manevi boyutunu düşünmek gerekir. İlim Allah'ın katındadır. Allah c.c her insana anlayabileceği kadar akıl ve düşünce vermiştir. İlim sınırsızdır ve ilme her insan vakıf olmaz. Allah c.c insanlara hatta insanlara rehber olarak gönderilen peygamberlere de " Onun bilgisi Allah katındadır " (İnsanlar sana kıyametin vaktini soruyorlar. De ki: “Onun ilmi ancak Allah katındadır.” .. Ahzab suresi ayet 63) dedirtmiştir.
Bir de işin manevi boyutunu düşünmek gerekir. İlim Allah'ın katındadır. Allah c.c her insana anlayabileceği kadar akıl ve düşünce vermiştir. İlim sınırsızdır ve ilme her insan vakıf olmaz. Allah c.c insanlara hatta insanlara rehber olarak gönderilen peygamberlere de " Onun bilgisi Allah katındadır " (İnsanlar sana kıyametin vaktini soruyorlar. De ki: “Onun ilmi ancak Allah katındadır.” .. Ahzab suresi ayet 63) dedirtmiştir.
İster coğrafi olarak doğunun ve batının yılın farklı günlerinde güneşin hareketini kast edin, ister başka fikirler öne sürün burada doğu ve batının Rabbi, Allah'tır ayetlerinin yanı sıra iki doğu iki batıdan kast edilenin ne anlama geldiği, Allah'ın ilmi altındadır. Ne var ki, unutulan bu doğu ve batının mecazi bir anlamı olup olmadığı konusunda fazlaca söz edenin bulunmayışı çok gariptir. Bazen ayetlerde mecazi ifadelerin yer aldığı, müteşabih ayetlerin (Müteşabih ayetler; Kur'an-ı Kerîm'in yüksek ve derin hakikatlerinin anlaşılmasını kolaylaştırmak ve bu hakikatleri akıllara yakınlaştırmak için insanlarca bilinen teşbihler (benzetmeler), örnekler ile hakikati tasvir eden ayetlerdir.) varlığı yadsınamaz.
İnsanın ilk doğumu ruhlarının yaratılışı ve ruhların dünyaya beden üzerinde gönderilmesi için batışı, insanın dünyaya ana rahminde doğması ve ölümü ile batması veyahut dünyayı yaratan Allah'ın dünyayı var etmesi ve kıyamet ile batırması... Veyahut dünya yaşamı için insanın doğumu ve ölümü, hesap günü için tekrar diriltilip ahiret hayatına tekrar diretilmesi vs düşüncelere de yer verilmelidir.
İnsanın ilk doğumu ruhlarının yaratılışı ve ruhların dünyaya beden üzerinde gönderilmesi için batışı, insanın dünyaya ana rahminde doğması ve ölümü ile batması veyahut dünyayı yaratan Allah'ın dünyayı var etmesi ve kıyamet ile batırması... Veyahut dünya yaşamı için insanın doğumu ve ölümü, hesap günü için tekrar diriltilip ahiret hayatına tekrar diretilmesi vs düşüncelere de yer verilmelidir.
Kim nasıl fikir yürütürse yürütsün, en doğrusunu Allah c.c bilir. Üzerinde kesin bilgilere sahip olmadığımız, hele ki dini konularda, üzerine düşmemek daha doğrusu olacaktır. "Hakkında bilgin olmayan şeyin ardına düşme! Çünkü kulak, göz ve gönül, bunların hepsi ondan sorumludur." İsra suresi ayet 36
Derleme Erol Kara - @Dinierk



Hoş geldiniz. Fikirlerinizi paylaşmanızdan mutluluk duyarız