Sitemizde aramak istediğiniz konuyu
                                      "

DiniErk - Doğru Dini Bilgi

Eyyam-ı Bıyd Oruçları Recep Ayına Özgü Değildir


Bugünlerde sosyal medyada olsun, Whatsappta mesajlarla olsun, yazılı ve görsel medyada olsun ve de müftülüklerin paylaşımlarında bir eyyam-ı biyd (eyyam-ı bıyz) orucu paylaşımı yapılmaktadır. Ve bu paylaşımın en dikkat çekici yeri de Recep ayının 13-14-15'in günleri olarak belirtilmektedir. Oysa eyyam-ı biyd oruçları 12 ayın tamamında tutulabilecek bir nafile oruç çeşididir.
Eyyam-ı biyd, yani aydınlık günler, hicri ayların 13, 14 ve 15. gecelerini kapsar. (bkz. Buhârî, Savm, 60; Nesâî, Sıyâm, 84 [2432])
Ay bu gecelerde tam olarak göründüğü ve geceleri her zamankinden daha çok aydınlattığı için bu isim verilmiştir. "Eyyâm-ı biyd" terimi, "aydınlık günler" anlamına gelir ve bu günlerde ayın parlaklığı nedeniyle gecelerin aydınlık olmasıyla ilişkilendirilir. Bu oruç, hem manevi arınma hem de fiziksel sağlık açısından müminler için teşvik edilen bir ibadettir. Resûlullah (s.a.s.), her ayın bu günlerinde oruç tutmayı tavsiye etmiş (Ebû Dâvûd, Savm, 68 [2449]; Tirmizî, Savm, 54 [761]) ve o günlerde oruç tutmanın senenin tüm günlerini oruçlu geçirmek gibi olduğunu belirtmiştir (Ebû Dâvûd, Savm, 68 [2449]; İbn Mâce, Sıyâm, 29 [1707]).
Bu orucu tutmak, müminlere Peygamber Efendimizin sünnetini ihya etme fırsatı sunar ve Allah'ın rızasını kazanma vesilesi olarak değerlendirilir.
Bununla birlikte peygamber efendimiz (sav) Ramazan ayının dışında (M1739 Müslim, Müsâfirîn, 139.) hiç bir zaman bir ayı tam olarak oruçlu geçirmediği gibi visal denen orucu da (iftar etmeden peşpeşe bir kaç gün ) oruç tutmayı da yasaklamıştır.
Allah Resûlü, farz olan Ramazan orucundan başka nafile olarak Muharrem (Âşûrâ), (T754 Tirmizî, Savm, 50) Şâban (T736 Tirmizî, Savm, 37) ve Recep zamanlarında (M2726 Müslim, Sıyâm, 179.) oruç tutmaya özen gösterirdi.  Allah Resûlü'nün bir ayı “tamamıyla” oruçla yaşayabileceğine dair rivayetleri de (İM1649 İbn Mâce, Sıyâm, 4.) ayın “çoğu” olarak dikkate alınması daha isabetlidir. (T737 Tirmizî, Savm, 37.)
Peygamberimiz, ayrıca Şevval'ide altı gün, (M2758 Müslim, Sıyâm, 204.) kamerî ayların “Eyyâm-ı biyz” olarak adlandırılan on üç, on dört ve on beşinci günlerinde ve (N2347 Nesâî, Sıyâm, 70) Zilhicce'nin dokuz gününde (D2437 Ebû Dâvûd, Sıyâm, 61.) oruç tutardı. Ancak muhtemelen sıkıntıya ve hâlsizliğe sebep olabilir diye Zilhicce'nin dokuzunda /Arefe günü) Arafat'ta oruç tutmamıştı. (M2632 Müslim, Sıyâm, 110) Resûl-i Ekrem, oruç tutmak için çoğu zaman pazartesi ve perşembe günlerine önem verirdi. (D2451 Ebû Dâvûd, Sıyâm, 69) Bazen bir ayın cumartesi, pazar ve pazartesi günlerini, diğer ayda da salı, çarşamba ve perşembe günlerini oruçla geçirdi. (T746 Tirmizî, Savm, 44) Pazartesi günü oruç tutmasının açıkladığını açıklarken, “Ben o gün doğdum ve bana vahiy ilk defa o gün indirildi.” buyurmuştu. (M2750 Müslim, Sıyâm, 198.)

 

Yorum Gönder

0 Yorumlar
*Yorumlar Editör tarafından incelenmekte olup, spam mesajlar dikkate alınmaz. Engellenir.*