
Hücrede bulunan bir kabirlik yerle ilgili farklı rivayetler de çeşitli kaynaklarda yer almakta olmasına rağmen doğruluğu Müslüman alimler tarafından tam olarak doğrulanmamıştır.
Yahudi asıllı sahâbî Abdullah b. Selâm, Tevrat’ta Hz. Peygamber ile Hz. Îsâ’nın beraber defnedileceklerinin yazılı olduğunu belirtmiştir (Tirmizî, “Menâḳıb”, 1).
Bu rivayet, hücre-i saâdetteki söz konusu bir kabirlik yere Hz. İsa'nın kıyamet öncesi dünyaya indikten ve Muhammed ümmeti olarak öldükten sonra gömüleceği şeklinde yorumlanmıştır (Mübârekpûrî, X, 86-87).
Kabirde Boş Yer Var mı ?
Hücre-i Saadet’te dördüncü bir mezarı barındıracak bir yer vardır. Hz. Ayşe (r.a.) önce Peygamber’in (s.a.v) ve babasının yanına gömülmek istemesine rağmen, sonrasında bu fırsatı geri çevirdi ve yeğeni Abdullah ibn el-Zübeyr’den kendisini Peygamber’in (s.a.v.) diğer eşlerinin yanına Cennetü’l-Baki‘ye defnetmesini istedi. Bunun nedeni buraya Hz. Ömer’in oraya gömülmüş olması ve mahrem olmaması olabilir ya da Efendimizin eşlerinin yanına gömülmenin daha uygun olacağını düşünmüş olabilir. Kendisinin ayrıca Abdurrahman bin Avf’a (r.a.) da bu görevi teklif ettiği, ancak onun bu teklifi reddettiği söylenmektedir.
Hazreti İsa aleyhisselam'ın ikinci gelişi Hristiyan inancına göre kabul görmekte olup, İsevilerin bu düşüncelerinin İslam müfessirleri arasında da kabul görmesine neden olmuştur. Burada unutulmaması gereken ilk İslam alimlerinin büyük bir çoğunluğu Hristiyan ya da Musevi kökenli insanların sonradan Müslüman olması nedeni iledir. Bunlar kendilerinin yaşadığı batıl dinin izlerini bilgileri içerisinde yeni dinin bilgileriyle ister istemez harmanlamalarıyla vuku bulmaktadır. Kaldı ki, yukarıdak,i kabirdeki yer iddiasını ortaya atan Abdullah bin Selam, İslam öncesi Yahudi alimlerinden olup daha sonra Müslüman olmuş bir sahabidir. “Tevrat’ta (Hz.) Muhammed’in sıfatları zikredilmiş ve (Hz.) İsa’nın onunla birlikte (Ravza-yı mütahhara içinde) defnedileceği bilgisi verilmiştir.” dediği rivayette bir hadis değildir. Kendi düşüncesi zamanla hadis olarak kaynaklarda yer almıştır. Çok zayıf bir hadis olduğu da sık sık beyan edilmiştir.
Günümüzde bile sürekli gündeme gelen "nesh edilmiş ayetler" konusunun kaynağı da Tevrat ve İncil'de yer alan ayetlerin Kur'an-ı Kerim'de yer almaması üzerine olmuştur. Nasıl ki, cennete giren çıkmayacaksa, cehenneme giren çıkamayacaksa Hazreti İsa aleyhisselam'ın ve yine cennete yaşarken yükseltilen İdris aleyhisselam'ın dünyaya dönmeleri (Alim olan Allah daha iyi bilir) imkanı pek İslam akaidine göre mümkün olmamaktadır.
Zuhruf Suıresi Ayet 16'da Tefsir Hatası
İslam alimlerinin Hazreti İsa aleyhisselamın gelişinin kanıtı olarak genellikle hadislere dayanılsa da Kur'an-ı Kerim'de yer alan Zuhruf suresi ayet 61'i gösterilmektedir. Pekala, 61. ayet gerçekte bundan , Hazreti İsa aleyhisselamın gelişinden söz ediyor mu ?
Tabii ki hayır.
Zuhruf suresinin 16. ayetine bakıyoruz.
Ve-innehu le’ilmun lissâ’ati felâ temterunne bihâ vettebi’ûn(i)(c) hâżâ sirâtun mustekîm(un)
O kıyametin kopacağını bildirir; o saatin geleceğinden şüphe etmeyin, Bana uyun, bu doğru yoldur.
Ayeti Kerimenin tefsirinde söz edilen "O" açılışında bazı müfessirler Hazreti İsa aleyhisselam'ın kastedildiğini söylese de bunun aslı yoktur. Bu şekilde ifade edilmesinin nedeni daha önceden gelen ayetlerde Hazreti İsa aleyhisselamdan söz edilmesi, burada da O, denilince İsa peygamber olacağı zan edilmiş olduğunun sanılmasıdır.
Bir takım müfessirler ayeti "Şüphesiz İsa, ahir zamanda indiği zaman kıyametin büyük alametlerinden birisidir. Bu itibarla sakın kıyamet gününden şüphe etmeyin, mutlaka gerçekleşecektir. Size Allah katından getirdiğime uyun. Çünkü size bu getirdiğim içerisinde hiçbir eğrilik olmayan dosdoğru bir yoldur." şeklinde açıklamaktadır
Şu şekilde ifade eden de bulunmaktadır
"Onun gökten inmesi, kıyametin yaklaştığını bildirir, sakın kıyamet hakkında şüpheye düşmeyin ve uyun bana; budur doğru yol." (Diyanet Vakfı Meali, Elmalılı Hamdi Yazır Meali, Hayrat Neşriyat Meali, Ali Fikri Yavuz Meali, Ömer Nasuhi Bilmen Meali,Ümit Şimşek Meali vs)
Doğru ne ?
Burada söz edilen Kuran-ı Kerim'dir. Ya da Muhammed Aleyhisselam'dır. O kelimesi ile Kuranı Kerim ve kitaptaki kıyamet bilgisidir. Kıyamet bilgisi kim verebilir. Bilen biri verir. Pekala 1400 yıl önce Hazreti İsa gelmediğine göre o bilgiyi nasıl verecek. Oysa son peygamber olan Hazreti Muhammed aleyhisselam kendisine verilen ayetler ışığında bundan söz etmiştir. Ve Allah c.c'nın kıyametle ilgili bildirdiklerini Kur'an vasıtasıyla bildirmiştir.
Sonuç, Gökten inen Hazreti İsa (as) değil Kur'an'ın kendisidir. Hazreti İsa da (Allahu Alem) yeryüzüne inmeyecektir. Yahudi uydurması olan Kabri şerifteki, Hücre-i Saadet'teki boşluğun Hazreti İsa aleyhisselam için ayrıldığı da gerçek dışıdır
Şüphesiz Doğruyu Allah c.c bilir
Derleme Erol Kara / Dinierk
Hoş geldiniz. Fikirlerinizi paylaşmanızdan mutluluk duyarız