Sitemizde aramak istediğiniz konuyu
                                      "

DiniErk - Doğru Dini Bilgi

İmamları Tembelleştirdiler. Onlarda Uğramak İstemiyor


1990’lı yılların ikinci yarısı ile birlikte vesayet dönemine giren ülkemizde o dönemin toplum mühendisleri Müslümanları, bilhassa camileri kontrol altına almak için merkezi ezan ve merkezi vaaz sistemi getirmek istediler. O dönem Diyanet İşleri Başkanlığının fetva başkanlığına kadar girerek hem vaazları, hutbeleri istedikleri yönde yazılmasını, hem İslam'a bir çok bidatları sokarak halkı yanıltmayı hem de din görevlilerinin etkisiz hale getirilmeyi amaçladılar. Ve emir diyerek din görevlilerinin büyük bir kısmı Kur'an'a, sünnete, mezhep kurallarına aykırı olsa da "emir demiri keser" diyerek verilen emirleri, "uydurulan dini" halka kayıtsız, şartsız ve Allahtan korkmadan getirip, sundular.
O toplum mühendisleri her ne kadar toplumsal tepkiye aldırmasa da, toplumdan korkmasa da yine tedbiri elden bırakmadan merkezi ezan için güzel sesli müezzinler ezan okusun, ehil olan kişiler vaaz versin diterek merkezi ezanı ve merkezi vaazı halka sindire sindire yedirdiler.
O yıllara kadar vaazları kendi hazırlayan cami görevlileri hazır vaazlara sımsıkı sarıldılar. İlçede ya da ilde tek bir müezzin tarafından okunup tüm camilerden okunan ezanı kendilerini rahatsız etmedikleri için sevdiler. Hatta, bazı uyanıklar dinen caiz olmasa da ve imamalar tarafından tercih edilen, halen edilmeye devam eden ezanmatikleri de çok sevdiler.
Böylece 90’lı yılların sonlarında merkezi sistem vaaz ve ezan uygulamasına geçildiğinde bazıları bu uygulamayı alkışlamış, bazıları adam sendecilikle karşılamıştır. 
Vaaz ve ezanların, tek bir merkezden okunması zaman zaman bazi il ve ilçelerde müftülük marifetiyle kaldırılsa da gelen yeni müftüler yasağa sahip çıkmadıkları için tekrar merkezi vaaz ve ezan yeniden aynı yerlerde hortlamıştır. Ve giderek ülkenin her yanını sarmaya başlamıştır. Bugün lojmanı cami yanında olsa dahi ve hatta bir kaç görevli camide çalışsa da merkezi ezan ve vaazlar giderek artmaya başlamıştır.
Merkezden okunan ezanlar bazı yerlerde yarım kalmakta, bazı yerlerde hiç duyulmamakta, bazı yerlerde ise hiç uygulanmadan insanlar ezansız camilere koşmak zorunda kalmaktadır. 
Ya merkezi vaazlar, en ücra camilere ulaştı ulaşmasına cazır cuzur bozuk hoparlörler, kesilen elektrikler, ve vaaz yerine birbirleriyle cami içinde sohbete, telefona dalan insanların sayısını artırdı. Merkezden gelen yayınlar yüzünden cami görevlileri imam odalarında, çoğu cemaatte caminin avlusunda oturuyor oldu.
Esas zarar kime oldu. cami görevlilerine
Merkezi ezan ve merkezi vaaz tembel, araştırmayan, yazmayan, okumayan tembelleşen cami görevlilerini çoğalttı
Bu uygulama, yat kalk hatta camiye uğramadan ATM makinelerinden maaş alan diyanet memurlarının sayısını çoğalttı.
Vaaz hazırlamayan, daha güzel ezan okumak için çabalamayan, cuma hutbelerinden uzaklaşan cami görevlileri artık 5 dakikalık namaz için sabah uykusundan uyanmak istemiyor. Nasıl olsa merkezden ya da camiye alınan ezanmatikten ezan okunuyor. Hatta cenaze selaları dahi okunuyor. İmam ve müezzinler o kadar tembelleşti ki ezanmatiki yatak odasına, evinin oturma odasına koyanlar bile var.
Diyanet en son akademi açtı. Sözde imam ve müezzin yetişmesinde kalite sağlanacak. Oysa 6 aylık eğitimde kendisini sıkan, Kur'an-ı güzel okumaya çalışan, hatta hafızlığı kimseye kaptırmamak için gece gündüz hıfz eden ve kitaplara boğularak mezun olmaya çalışan söz de kaliteli görevlileri görev yerine atadıktan sonra yata yata maaş almasını, camiden de soğumasını sağlayan bir sisteme eleman yetiştirmiş oldular.
Atandıktan sonra araziye uymaca oynana cami görevlileri giderek çoğalmaya başladı. Çalışan da aynı maaşı alıyor yan gelip yatanda diyerek ipe un seren, cami yolunu unutan cami görevlileri artık yadırganmıyor.
Bir delikanlı çıksa da şu caiz olmayan, dinde yeri bulunmayan, kullanılan yerdeki halkı suça ortak eden merkezi rezaletten ülke halkını kurtarsa diye dileyelim ve aldıkları maaşlar bile tartışılan olan, asli görevlerini yerine getirmeyen salla başını al maaşını diyerek peygamber temsilcisi, Bilal'i Habeşilerin mirasçısı olmayanları Allaha havale edelim.

Erol Kara - @dinierk için yazdı


Yorum Gönder

0 Yorumlar
*Yorumlar Editör tarafından incelenmekte olup, spam mesajlar dikkate alınmaz. Engellenir.*