Sitemizde aramak istediğiniz konuyu
                                      "

DiniErk - Doğru Dini Bilgi

Diyanetin Kurnazları... Maaş Bir Yana Harcırah Alıp Beleş Umre Yapıyorlar


Diyanet her yıl umreye ya da hacca görevlendirilen memurlarına harcırah ödemektedir. Harcırahın yanı sıra görevde kaldıkları süre içerisinde iaşeleri de devlet tarafından karşılanmaktadır. Hatta,  yakınlarından bir ya da iki kişiyi ücretsiz götürme hakkını da elde etmektedirler.
Buraya kadar sorun yok.
Yasal olarak memurun harcırah hakkı bulunmaktadır. Almalıdır. Helal hoş olsun.
Olsun da, artık Mekke / Medine'yi yol yapanlara, aynı sene içerisinde birden çok gidenlere hatta bunların beraberinde götürdükleri beleşçi yakınlarına bu kadar imkan tanınırken bir de devlet kasasından harcırah neden çıkartılıyor.
Anlaşılır gibi değil.
Gerek cami görevlisi, gerek müftülük görevlileri veya Diyanetin çeşitli birimlerinde çalışanların içlerinde uyanık olanlar ya da dayıları olanlar Kabe yolunu su yolu gibi yapmaya başladı. Her yıl grup toplayarak, müftülüklerin destekleriyle birlikte Diyanetin umre organizasyonlarına katılarak giden görevlilerin harcırah alma imkanı kesinlikle kaldırılmalıdır.
Hac ya da umrede görevlendirilen kişilere sadece ilk kez harcırah hakkı tanınmalı, birden fazla gidenlere bu harcırah hakkı tanınmamalıdır. Hatta bir yıl içerisinde bir çok kez umreye gidenlerden de halktan alınan ücretin yarısı kadarının da tahsil edilmesi gerekir. Tabi, grup oluşturduğu için sözde görevlinin yanında bedava götürdüğü kişilerden de yarım ücret tahsil edilmelidir.
Soruyoruz ve üzerinde düşünülmesini istiyoruz.
Çalışan personellerin hem maaş, hem harcırah, hem de ceplerinden bir kuruş çıkmadan umre yapma imkanına yakınlarını da bedava götürmesine göz yumularak bu kadar imkan tanınması hak mıdır ?
Düşünsenize..
Bunlar ya cami imamıdır, ya müftü veya müftülük çalışanı.
Diyanet her türlü duyuru, reklam, haber ve afişleri hazırlıyor.
81 ilin camilerindeki görevlilerine vazife veriyor. 81 ilin müftülüklerine emirler veriyor.
Umre için milyonlar harcıyor. Vatandaşın kendi organizasyonu ile gitmesini sağlamak için.
Duyuruyu duyan vatandaş heyecanlanıyor.
Hac ya da umre için niyetlenmiş, gönlü Kabe aşkı için yanan vatandaş cami ya da müftülüklere giderek umre yapmak istiyorum, hac yapmak istiyorum diyor.
İlk önce cami imamına koşuyor.
Dürüst ve samimi olan imam efendi vatandaşı müftülüğe yönlendiriyor.
Kalbi kişisel menfaat duygusuyla kaplı olan cami görevlisi, "Hacı abi şu şu gerekli , bana getir ben hallederim, diyor.
Grup oluşturma çarkını döndürmeye başlıyor
Bazıları imamla işim olmaz diyor, müftülüklere koşuyor.
Müftü yada müftülük çalışanları gelenin kaydını yapıyor.
İçlerinden artık sayısını kendilerinin dahi unuttukları kadar umre ya da hacca gidenler Diyanet'e hiç yorulmadan, terlemeden, emek harcamadan kapılarına kadar gelen vatandaşın sayesinde "grup oluşturduk" diye Diyanet'e bildiriyor.
Diyanet bu yolu kendisi açıyor.
Aylar önce yaptığı duyuruda "grup oluşturan" diye göz kırpıyor.
Bu teklif, artık umre yolunu alışkanlık edenlere, bu edenlerin yakınlarına piyango oluyor.
Çalışanlar kapı kapı dolaşıp, sokak sokak gezip "umreye gitmek isteyen var mı?" diye bağırmıyor.
Emek harcamıyor
Sadece Diyanetin imkanlarını kullanıyor
Sonra ver elini Haremeyn yollaır.
Oralarda da vazifelerini tam yapsalar neyse de, gide gele bıktıkları için hacıya da mutemire de adam gibi hizmet etmiyor.
Nasıl olsa kendisi görmüş artık içlerinde mübarek toprakların heyecanı kalmamış.
Salla gitsin, yan gelsin yatsın. Götürdüklerine hizmet edecek değil ya..
Bir de cüzdanı doluyor.
Anlaşılır gibi, değil.
Bugün yıllarını camilerde geçirmiş, saçı sakalı ağarmış nice cami görevlisi ya Mekke, Medine'ye hiç gitmemiş ya da cebinden para harcayarak gitmek zorunda kalmış.
Dayısı olanlar, yolunu bulanlar, kurnazlar bu işi iyi beceriyor.
Musluğu zamanında tutanlar ve bu yolu iyi bilenler, DİB'in göz yummasıyla da daha da şımararak sözde "grup oluşturma" vazifesini yaptıkları için umreye gitmeye hak kazanıyor.
Bir de bunlara bilmem hangi lüks salonlarda seminer veriyor.
Zaten, Diyanetin çalışanı vatandaşı umre organizasyonuna katılması için bilgilendirmek zorunda, yolu yordamı göstermek zorunda.
Umre yolunu bilmeyenlere fırsat vermeyen bu uyanıklar hem maaş, hem harcırah hem de bilmem kaçıncı umresini ceplerinden tek kuruş harcamadan yapacaklar ..
Yanlarına bir yakınını daha takma imkanlarıyla..
Yapamayanlar da ellerini açmış bu sistemi ve bu sistemi uyduranları Allah'a havale diyor.
Bu uygulama Adalet fetvası veren DİB'e yakışır mı yakışmaz mı, uygun mu değil mi bilinmez ama...
Bu konuda birileri sarıklarını masaya koysun da devletin parasını uyanıklara kaptırmasın.

Erol Kara - @dinierk

Yorum Gönder

0 Yorumlar
*Yorumlar Editör tarafından incelenmekte olup, spam mesajlar dikkate alınmaz. Engellenir.*