
İslâm’ın ibadet ve toplanma yeri camiler, hem yapısal hem manevi açıdan ruhlarını kaybetti.
Devasa camiler yapılsa da..
Osmanlı'ya özenilse de, özenilmese de yapılan camilerde ruh yok.
İçine girdiğinizde maneviyatı yok
İnsanlar ibadet etmek için toplansa da bir an önce çıkmak için kapı ağızlarında birbirini itekliyor.
Yahudilikteki sinagog, Hıristiyanlıktaki kilise (eklesia), Müslümanlıktaki cami ya da mescit gibi bir yer değildir.
İslam'ın mescidi, yeryüzünün her yeridir.
İslam'ın camisi birlik ve dirliğin, Allaha huzura varmanın topluca yapıldığı yerdir.
Toplu dua edilen, duaların birinin yüzü suyu hürmetine kabul edileceğine inanılan yerler, cemaatlerin olduğu yerlerdir.
Mescit, secde edilen yer demektir.
İçinde namaz kılınan mescidü’l-camiler kapatılmaz.
Sürekli temiz ve aydınlık tutulur.
Bir Müslüman ibadet etmek isterse çekinmeden, korkmadan, bir şey çalınır endişesi olmadan camiye girmelidir.
Ne zaman..
Günümüzde olduğu gibi beş vakit ezanla birlikte değil.
Gece gündüz, 24 saat her istediğinde.
Ne zaman..
Günümüzde olduğu gibi beş vakit ezanla birlikte değil.
Gece gündüz, 24 saat her istediğinde.
Cami kapılarına kilit vurulmaz.
Camiye gelene "neden geldin", denilmez..
Yolda kalan, sokakta kalan, eşyasını bir yere bırakmak isteyen caminin içine değilse bile cami bildiği yerin müştemilata güvenle bırakır. (idi)
İbadet edilen mescit ve camilere günümüzde olduğu gibi hayvan sokulmaz..
Camiye gelene "neden geldin", denilmez..
Yolda kalan, sokakta kalan, eşyasını bir yere bırakmak isteyen caminin içine değilse bile cami bildiği yerin müştemilata güvenle bırakır. (idi)
İbadet edilen mescit ve camilere günümüzde olduğu gibi hayvan sokulmaz..
Bir kaç yıl önce kedi köpekten geçilmez olmuştu..
Secdeye kediler yüzünden varılmaz olmuştu.
Birileri meşhur olmak için kedi köpeği kullandı. Camiler kedi yuvası, imamlar kedi babası olmuştu. Oysa, kedi köpeğin evlere girmesi bile mekruhtu. Mekruh olduğu unutulmuştu.
Günümüz insanının yapmacık hayvan sevgisi camiye kadar girmişti.
Daha öncekiler hayvan sevgisi bilmiyormuş gibi.
Birileri meşhur olmak için kedi köpeği kullandı. Camiler kedi yuvası, imamlar kedi babası olmuştu. Oysa, kedi köpeğin evlere girmesi bile mekruhtu. Mekruh olduğu unutulmuştu.
Günümüz insanının yapmacık hayvan sevgisi camiye kadar girmişti.
Daha öncekiler hayvan sevgisi bilmiyormuş gibi.
Kedi sever imamlar, müezzinler şöhreti bu yüzden yakaladı.
Camiye kedi sokan imam dünya çapında medyatik oldu. Şöhreti yakaladı, sonra Allah şaşırttı.
Sonra medyatik imam camiden uzaklaştırıldı.
Bir çok imam cemaatin tepkisini çekti, kedilerden uzaklaştı..
Oysa, camiye hayvan sokulmaz, kılığı kıyafeti temiz olmayan sokulmaz..
Adam, marketin yerleri kirlenir, bankanın zemini çamur olur diye çamurlu ayakkabı ile girmez camiye girer oldu..
Adam, marketin yerleri kirlenir, bankanın zemini çamur olur diye çamurlu ayakkabı ile girmez camiye girer oldu..
Namazdan önce ve sonra camide oturmak, söyleşmek, türlü konuları tartışmak, ders çalışmak, ders vermek, dinlenmek, dua okumak âdetti.
Bunları yaparken asla kimseyi rahatsız etmezlerdi. Yüksek sesle konuşmaz, Bağıra çağıra bireysel olarak Kuran-ı Kerim okumaz idi.
Peygamber (sav) bir hadisi şerifinde camilerde yüksek sesle konuşmaktan insanları men etmişti.
Camiler sosyal hayatın merkezidir.
Bu arada camiler öyle süslü püslü olmaz.
Sade bir kaç ayet, hadis işlense de daha fazla öteye gidilmez.
Günümüz süslü camileri israftan öteye gider oldu.
Bunları yaparken asla kimseyi rahatsız etmezlerdi. Yüksek sesle konuşmaz, Bağıra çağıra bireysel olarak Kuran-ı Kerim okumaz idi.
Peygamber (sav) bir hadisi şerifinde camilerde yüksek sesle konuşmaktan insanları men etmişti.
Camiler sosyal hayatın merkezidir.
Bu arada camiler öyle süslü püslü olmaz.
Sade bir kaç ayet, hadis işlense de daha fazla öteye gidilmez.
Günümüz süslü camileri israftan öteye gider oldu.
Gece kulüpleri gibi ışıklandırılmaya başlandı.
Sarılı, yeşilli, kırmızılı ışıklarla gece kulübü gibi oldu.
Devasa upuzun minareler yapılmazdı.
Camiler üzerinde katkıda bulunan insanların isimleri kocaman kocaman yazılır oldu.
Sarılı, yeşilli, kırmızılı ışıklarla gece kulübü gibi oldu.
Devasa upuzun minareler yapılmazdı.
Camiler üzerinde katkıda bulunan insanların isimleri kocaman kocaman yazılır oldu.
Ayateler, hadisler bu isimlerin gölgesinde kaldı.
Camilerin süsü müminlerin çokluğu ile olur.
Zikirler, Kuran-ı kerim okuyuşlarıyla, namaz kılanların sukutu ile, ders çalışanların fısıltıları ile dolar.
Camiler pazar yeri değildir. Alışveriş yapılmaz, kayıp aranmaz
Cami çevresinde kitap ve tespih satıcıları, gül, menekşe, yasemin yağları satan ıtriyatçı dükkanları bulunurdu.
Camilerin süsü müminlerin çokluğu ile olur.
Zikirler, Kuran-ı kerim okuyuşlarıyla, namaz kılanların sukutu ile, ders çalışanların fısıltıları ile dolar.
Camiler pazar yeri değildir. Alışveriş yapılmaz, kayıp aranmaz
Cami çevresinde kitap ve tespih satıcıları, gül, menekşe, yasemin yağları satan ıtriyatçı dükkanları bulunurdu.
Şimdi cami avlularında kafeterya açılır, kuran sohbetleri yerine dedikodular aldı başını gitti.
Apteshaneler en az 40 adım ötede yapılırdı.
Şimdilerde namazgahıun dibinde yapılır, kadınların namz kılma yerleri tuvalet kapılarının yanına açılır oldu.
Bu arada cami helaları ücretli olmaz. Camiye girecek olan namaz abdesti alacak olan kişinin necasetten temizlenmesi gerekir. Bunun için ücret alınmaz.
Apteshaneler en az 40 adım ötede yapılırdı.
Şimdilerde namazgahıun dibinde yapılır, kadınların namz kılma yerleri tuvalet kapılarının yanına açılır oldu.
Bu arada cami helaları ücretli olmaz. Camiye girecek olan namaz abdesti alacak olan kişinin necasetten temizlenmesi gerekir. Bunun için ücret alınmaz.
Cuma camileri de belli sayıda idi. Her yerde cuma kılınmazdı.
Eskiler köyden şehre cumaya giderdi.
Şimdi, fabrika mescitlerinde cumalar eda edilir oldu.
Eskiler köyden şehre cumaya giderdi.
Şimdi, fabrika mescitlerinde cumalar eda edilir oldu.
Bu arada, sona doğru giderken yazalım.
Camiler yasak yerlere, izinsiz hazine arazilerine, keyfi bulunulan yerlere yapılmaz.
Cami helal araziye yapılır.
Camiler yasak yerlere, izinsiz hazine arazilerine, keyfi bulunulan yerlere yapılmaz.
Cami helal araziye yapılır.
Camiler haram para ile yapılmaz.
Camiler faizli paralarla yapılmaz. Camiler kredi alınarak yapılmaz. Camilere haram bulaştırılmaz.
Cami dilencilik yapılarak inşa edilemez.
Cami yapımında çalışanların ücretleri eksik verilmez. Haklarına dikkat edilir
Herkesle helalleşmek gerekir. İşçinin, malzeme satanın hakkı gasp edilmez.
Cami işinde çalışanlar abdestsiz olmaz.
İşe hile karıştırılmaz. Malzemede hile olmaz.
Camiler cemaatten para toplayan yerler değildir. İbadetlerin karşılığında para istenmez.
Bu hadsizliktir, ...
Camilere değer kaybettiren en önemli unsur dini bilmeyen din görevlilerinin çoğalmasıdır.
Camilere değer kaybettiren en önemli unsur dini bilmeyen din görevlilerinin çoğalmasıdır.
Maaşla çalışan bu insanların görevlerini savsaklaması, işine değer vermemesi, cami derneklerinde para kazanma heveslisi kişilerin çoğalması, toplanan paraların zaman zaman kaybolması,
İslâm inancında olmayan kilise örgütünü andıran müftü, imam, vaiz, müezzin gibi din adamları hiyerarşisi çalışanların memur zihniyetiyle yapılanması.
İslâm inancında olmayan kilise örgütünü andıran müftü, imam, vaiz, müezzin gibi din adamları hiyerarşisi çalışanların memur zihniyetiyle yapılanması.
Camilere ruhbanlık anlayışının yerleştirilmesi İslama uygun değildir.
Mesai saati ve tatil kavramları...
Din görevlilerinin vicdani değil cüzdani olarak işe bakmaları, cemaat imam arasında diyalogların tükenmesi.
Mesai saati ve tatil kavramları...
Din görevlilerinin vicdani değil cüzdani olarak işe bakmaları, cemaat imam arasında diyalogların tükenmesi.
Camiler oyun alanı da değildir.
Medyatik müftüler ve imamlar bildiklerini okumaya camilerin ibadet alanlarını oyun sahalarına döndürmeye devam etmeleri de aldı başını gitti.
Akletmiyorlar, Düşünmüyorlar, Nefislerini cami yönünden dünyevi zevke kaydırmaya devam ediyorlar.
Kellim kellim la yenfa, söyle söyle, konuş konuş faydasız.
Medyatik müftüler ve imamlar bildiklerini okumaya camilerin ibadet alanlarını oyun sahalarına döndürmeye devam etmeleri de aldı başını gitti.
Akletmiyorlar, Düşünmüyorlar, Nefislerini cami yönünden dünyevi zevke kaydırmaya devam ediyorlar.
Kellim kellim la yenfa, söyle söyle, konuş konuş faydasız.
Kimsenin umurunda değil, camiler oyun alanlarına, spor sahalarına döndürülmeye devam ediyor.
Ve fetva makamı sahibi müftülerden bazıları bununla gurur duyuyor, peygamber vekili imamlardan bir kısmı da bazı çevrelere hoş görünmek için kameralar karşısına çıkıyor.
Zamanın da Diyanet Reisi Mehmet Görmez, "Onlar MÜFTÜ olamaz" demişti
Ve fetva makamı sahibi müftülerden bazıları bununla gurur duyuyor, peygamber vekili imamlardan bir kısmı da bazı çevrelere hoş görünmek için kameralar karşısına çıkıyor.
Zamanın da Diyanet Reisi Mehmet Görmez, "Onlar MÜFTÜ olamaz" demişti
Demişti de ne oldu.
Müftü olamayacaklar müftü olunca camiler lunaparklarına döndü.
Şimdiki Diyanet İşleri Başkanı ai,le bitliğini bozan kararlara imza atarken Eski Diyanet İşleri Başkanı Prof.Dr. Mehmet Görmez, camide oyunları ve spor faaliyetlerini camiye yakışmayacak şekilde icara eden din görevlileri için genelge hazırlamış ve bu konuda uyarıda bulunarak "Yaz Kur'an kurslarının açılmasıyla birlikte Kur'an eğitim ve öğretiminin yapıldığı bazı kurslarda İslam dininin temel ilkeleriyle camilerin adab, saygınlık ve mehabetiyle örtüşmeyen bir takım etkinliklerin az da olsa icra edildiği müşahede edilmektedir. Her türlü sosyal, sportif ve eğitici faaliyetlerin İslam dininin inanç, ibadet, ahlak ilkelerine ve yaz Kur'an kurslarının öğrencilere kazandırmak istediği temel hedeflere uygun yerine getirilmesi, kurslarda istismar polemik ve siyasi malzeme konusu yapılacak hususlardan kaçınılması ve hiçbir etkinliğin magazinleştirilmemesinin önem arz ettiğini" ifade etmişti.
Görmez ayrıca, işi sulandıranlara da "Mihrabın önünde file kurularak, ajansları çağırarak haber yapmaları İngilizce, Arapça servis yapmaları son derece üzmüştür beni. Açıkça söyleyeyim bu sahneyi mihrapta izleyen, müftü olamaz. Böyle bir müftü, müftülük sıfatını kaybetmiştir benim nazarımda." demişti
Dedi de, şimdikler de bu konuda bit tık bile yok.
Sosyal medya fenomoni din görevlileri lunaparklara çevirdikleri camilerle övünüyor. Çocuklarını camilere asıl amacı dışında oyunlarla oyalanan cami memurlarına övgüler düzüyor. Nedeni de basit, kendilerinin bakamadıkları, başlarından gitsinler tarzı düşüncelerle bundan ne kadar memnun olduklarını dile getiriyorlar. Camiden dönen çocuklarına bugün ne oynadınız sorularına sorarken bugün ne öğrendiniz, hangi ayetleri, hangi sureleri, hangi hadisi şerifleri hangi İslami bilgileri öğrendiniz diye sormayı akıl edemiyor.
Şimdiki Diyanet İşleri Başkanı ai,le bitliğini bozan kararlara imza atarken Eski Diyanet İşleri Başkanı Prof.Dr. Mehmet Görmez, camide oyunları ve spor faaliyetlerini camiye yakışmayacak şekilde icara eden din görevlileri için genelge hazırlamış ve bu konuda uyarıda bulunarak "Yaz Kur'an kurslarının açılmasıyla birlikte Kur'an eğitim ve öğretiminin yapıldığı bazı kurslarda İslam dininin temel ilkeleriyle camilerin adab, saygınlık ve mehabetiyle örtüşmeyen bir takım etkinliklerin az da olsa icra edildiği müşahede edilmektedir. Her türlü sosyal, sportif ve eğitici faaliyetlerin İslam dininin inanç, ibadet, ahlak ilkelerine ve yaz Kur'an kurslarının öğrencilere kazandırmak istediği temel hedeflere uygun yerine getirilmesi, kurslarda istismar polemik ve siyasi malzeme konusu yapılacak hususlardan kaçınılması ve hiçbir etkinliğin magazinleştirilmemesinin önem arz ettiğini" ifade etmişti.
Görmez ayrıca, işi sulandıranlara da "Mihrabın önünde file kurularak, ajansları çağırarak haber yapmaları İngilizce, Arapça servis yapmaları son derece üzmüştür beni. Açıkça söyleyeyim bu sahneyi mihrapta izleyen, müftü olamaz. Böyle bir müftü, müftülük sıfatını kaybetmiştir benim nazarımda." demişti
Dedi de, şimdikler de bu konuda bit tık bile yok.
Sosyal medya fenomoni din görevlileri lunaparklara çevirdikleri camilerle övünüyor. Çocuklarını camilere asıl amacı dışında oyunlarla oyalanan cami memurlarına övgüler düzüyor. Nedeni de basit, kendilerinin bakamadıkları, başlarından gitsinler tarzı düşüncelerle bundan ne kadar memnun olduklarını dile getiriyorlar. Camiden dönen çocuklarına bugün ne oynadınız sorularına sorarken bugün ne öğrendiniz, hangi ayetleri, hangi sureleri, hangi hadisi şerifleri hangi İslami bilgileri öğrendiniz diye sormayı akıl edemiyor.
Cami saygınlığını yerle bir ediyorlar.
Camilerimiz değerlerini nasıl kaybetti?
Ey hocaefendiler, ey peygamber vekilleri , şaşırmayın. Size soruyoruz
Caminin saygınlığı ne oluyor. Camiyi ne hale getiriyorsanız, nasıl görmek istiyorsanız sizin maneviyatınız da o değerdedir.
Caminin, mihrabın, minberin, secde edilen alanın duygularını hissediyor musunuz.
Rahmet meleklerinin varlığını seslerini duyuyor musunuz.
Huşu var mı huşu.. Yüreğinizde titreme var mı ?
İbadet edilen camiye mi spor salonuna çevirdiğiniz camiye mi girerken daha çok mutlu oluyorsunuz.
Yerinizi seçiniz.
Cami spor salonu değildir.
Camilerimiz değerlerini nasıl kaybetti?
Ey hocaefendiler, ey peygamber vekilleri , şaşırmayın. Size soruyoruz
Caminin saygınlığı ne oluyor. Camiyi ne hale getiriyorsanız, nasıl görmek istiyorsanız sizin maneviyatınız da o değerdedir.
Caminin, mihrabın, minberin, secde edilen alanın duygularını hissediyor musunuz.
Rahmet meleklerinin varlığını seslerini duyuyor musunuz.
Huşu var mı huşu.. Yüreğinizde titreme var mı ?
İbadet edilen camiye mi spor salonuna çevirdiğiniz camiye mi girerken daha çok mutlu oluyorsunuz.
Yerinizi seçiniz.
Cami spor salonu değildir.
Allah'ın evidir.
Kabe'nin şubesidir
Kabe'nin şubesidir
Kabe'de olan haya elbisesini nasıl giyiyorsa camiye giren de hayasıyla hareket etmelidir.
Kabe'de takva elbisesi giyiliyorsa şubesi olan camide de takva elbisesi giyilmeli
Sizi kınıyoruz.
Kabe'de takva elbisesi giyiliyorsa şubesi olan camide de takva elbisesi giyilmeli
Sizi kınıyoruz.
Saymakla bitmeyecek gibi..
Sizce...
Sizce...
Erol Kara - @dinierk
Hoş geldiniz. Fikirlerinizi paylaşmanızdan mutluluk duyarız