
Allah'ın izniyle yeni bir aya ve dolayısıyla yeni bir yıla girdik. Allah'ın Ayı anlamına gelen "Şehrullahil Muharrem" ayına girdik
Bugün, Hazreti peygamber aleyhisselam'ın Allah c.c.'dan gelen emirler üzerine Medine'ye gitmesiyle başlayan zamanın yıl dönümüdür
İlahi bereket ve feyzin, Rabbani ihsan ve keremin coştuğu ve bollaştığı bir aya girdik
Bu ay içerisinde meydana gelen her olayın insanlık için hayırlara sebep olduğunu görüyoruz.
Aşure gibi önemli bir günü içinde barındırdığı
Bugün, Hazreti peygamber aleyhisselam'ın Allah c.c.'dan gelen emirler üzerine Medine'ye gitmesiyle başlayan zamanın yıl dönümüdür
İlahi bereket ve feyzin, Rabbani ihsan ve keremin coştuğu ve bollaştığı bir aya girdik
Bu ay içerisinde meydana gelen her olayın insanlık için hayırlara sebep olduğunu görüyoruz.
Aşure gibi önemli bir günü içinde barındırdığı
- Yerlerin ve göklerin yaratıldığı,
- Hz. Âdem'in (Allah'ın selâmı üzerine olsun) tevbesinin kabul edildiği,
- Hz. Musa'nın (Allah'ın selâmı üzerine olsun) Firavun’un şerrinden kurtulduğu
- Firavun’un helak olduğu
- Hz. İbrahim'in (Allah'ın selâmı üzerine olsun)ın dünyaya geldiği
- Hz. İbrahim'in (Allah'ın selâmı üzerine olsun) ateşten kurtulduğu
- Hz. Eyyûb'un (Allah'ın selâmı üzerine olsun) hastalıktan şifâ bulduğu
- Hz. Yûnus'un (Allah'ın selâmı üzerine olsun) balığın karnından kurtulduğu
- Hz. Süleyman'nın (Allah'ın selâmı üzerine olsun) saltanat sahibi olduğu
- Hz. Nuh'un (Allah'ın selâmı üzerine olsun) gemisinin karaya oturduğu
- Kerbela gibi hüzünlü bir vakanın olduğu
- Hz. Hüseyin'in (Allah ondan razı olsun) şehid edildiği
- Kıyâmetin kopmasının beklendiği
kutlu bir aya içerisine girdik
Peygamber Efendimiz'in (sas) ‘Allah'ın ayı' olarak ifade buyurduğu Muharrem, İlâhî bereket, feyz ve keremin bollaştığı bir ay.
Muharrem ayı ilahi bir din olan İslam'da önemli bir değere sahip olduğu gibi, Hristiyan, Yahudi, Putperest gibi bir çok yeryüzü dinlerinin de değer verdiği aylardandır.
Mesela, peygamber Efendimiz (sas) Medine'ye hicret ettikten sonra orada yaşayan Yahudilerin oruçlu olduklarını öğrendi ve orucu ne niyetle tuttuklarını sordu: Yahudiler “Bugün Allah'ın Musa'yı düşmanlarından kurtardığı, Firavun'u boğdurduğu gün. Hz. Musa, şükür olarak bugün oruç tutmuştur.” Bunun üzerine Kâinatın Efendisi ( Allah'ın selamı onun üzerine olsun) de, “Biz, Musa'nın sünnetini ihyaya sizden daha çok yakın ve hak sahibiyiz.” buyurdu. Ve bu ay içerisinde oruç tutulmasını tavsiye etti. Ancak peygamber efendimiz, Yahudilere benzememek açısından orucun Aşure günü ile bir gün öncesi veya bir gün sonrası ilâve edilerek tutulması gerektiğine de dikkat çekmiştir.
Hicri Yılbaşı nedir?
Hicri Yılbaşı veya 1 Muharrem (kameri) hicri takvime göre Zilhicce ayının son gecesini Muharrem ayının birinci gününe bağlayan zaman dilimidir. İslami takvime göre bir sonraki güne saat 00:00 da değil güneş batması ile (akşam ezanı) geçilir. Bu zaman dilimi ay takvimi esaslı olduğu için bir sonraki hicri yılbaşı 11 ya da 12 gün daha erken bir tarihe denk gelir. Muharrem ayı, Zilkade, Zilhicce ve Receb ile beraber Kur'an'da kıymet verilen dört haram aydan biridir. Bu aylarda barış içinde yaşanması, savaş yapılmaması ile ilgili İslam öncesi ve sonrası kurallar mevcuttur. Muharrem ayı, hicrî kamerî yılın birinci ayıdır. Şii Müslümanlar tarafından ise Muharrem ayının 10. günü Aşure Günü olarak kutlanır.
Hicri yıl takvimi
Hicri Takvim, Ömer'in halifeliği zamanında, hicretten 17 sene sonra toplanan bir konsey tarafından, Ali'nin önerisiyle Hicretin gerçekleştiği yıl 1 kabul edilerek oluşturulmuştur. Bundan önce yıllar rakamla değil o yıl gerçekleşen önemli olayların isimleriyle anılmakta idi. Örneğin: Fil senesi, Fil senesinden iki sonraki sene, Kabe'nin tamirinin yapıldığı tamir senesi, sel senesi gibi.
Hicri takvim, Hicri Şemsi takvim ve Hicri Kameri takvim olmak üzere ikiye ayrılır.
"Haram ayları" İslam öncesi Arap toplumunda kullanılan ay adlarına göre savaşmanın yasak kabul edildiği Zilkâde, Zilhicce, Muharrem, Receb aylarıdır. Müslümanlar ayların isimleri için İslam öncesi dönemde kullanılan isimleri kullanmaya devam etmişlerdir. Bunlardan ilk 3'ü ardışık, Recep ise ayrı bir ay idi.
İslam öncesi dönemde Araplar arasında iç savaşlar eksik olmazdı. Yalnız haram aylarda savaş yapılmazdı. Bu aylarda panayırlar kurulur, uzak yakın bölgelerden hacılar büyük bir güvenlik içerisinde bu panayırlara gelir ve tüccar malını hacılara satar, şiir yarışmaları yapılırdı. Eğer bu barış aylarında savaş olursa, yasak çiğnendiği için "Ficâr savaşı" denirdi.
İslam öncesi Arap toplumunda Kameri takvime 3 yılda bir 1 ay eklenerek ayların yerleri sabitlenir, aylar hicri takvimde olduğu gibi yılın mevsimleri arasında dolaşmaz, en fazla 1 aylık oynamalar olurdu. Bu duruma nesi ismi verilirdi. İslam Ansiklopedisi'ne göre nesi uygulaması genel gözlemde olduğu gibi sabit bir takvim oluşturmak amacıyla değil, hac ve hac ile bağlantılı panayırların yılın belirli ve uygun bir mevsiminde icra edilmesi amacını taşımaktaydı. İslamda da bu anlayış korunmuş ve hac haram aylardan olan Zilhicce ayında yapılmıştır. Kur'an'a göre nesi uygulaması haram ayı helal sayıp savaşa ve yağmaya devam edebilmek için yapılan bir hile idi. Ömer zamanında hicri takvime geçilmesi ve nesi uygulamasına da son verilmesi ile İslamda kutsal aylar (recep, şaban, ramazan, muharrem gibi) her yıl 11 gün önce gelerek yılın her mevsimine uğramaktadır.
Kur'an'da haram aylardan bahsedilir:
Gökleri ve yeri yarattığı gündeki yazısına göre Allah'ın katında ayların sayısı on ikidir. Bunlardan dördü haram (ay)lardır. İşte doğru din budur. O aylar içinde (konulmuş yasağı çiğneyerek) kendinize zulmetmeyin. (Tevbe suresi, 36)
Ey Muhammed! Sana (kutsal) ayı ve o aydaki savaşı sorarlar; de ki, 'O ayda savaşmak büyük suçtur.' (Bakara suresi, 217)
''Haram ayları ertelemek, ancak inkarda daha da ileri gitmektir ki bununla inkar edenler saptırılır. Allah'ın haram kıldığı ayların sayısına uygun getirip, böylece Allah'ın haram kıldığını helal kılmak için Haram ayı bir yıl helal, bir yıl haram sayıyorlar. Onların bu çirkin işleri, kendilerine süslenip güzel gösterildi. Allah inkarcı toplumu doğru yola iletmez." (Tevbe Suresi 9/37)
Muharrem nedir?
Muharrem Hicri takvime göre yılın birinci ayı. Muharrem Arapça bir kelime olup, kelime kökü itibarıyla "haram"dan türemiştir. Sözcük karşılığı, haram olan, yasaklanan anlamındadır. Araplar, İslamiyet öncesi dönemde (Cahiliye döneminde) dahi, kabile yaşantısının bencilliklerinden kaçınarak, Arabi ilk ay olan "muharrem" ayında birbirlerine savaş açmak gibi "yasaklanan" fiillerden kaçınır ve uzaklaşırlarmış.
Peygamber Efendimiz'in (sas) ‘Allah'ın ayı' olarak ifade buyurduğu Muharrem, İlâhî bereket, feyz ve keremin bollaştığı bir ay.
Muharrem ayı ilahi bir din olan İslam'da önemli bir değere sahip olduğu gibi, Hristiyan, Yahudi, Putperest gibi bir çok yeryüzü dinlerinin de değer verdiği aylardandır.
Mesela, peygamber Efendimiz (sas) Medine'ye hicret ettikten sonra orada yaşayan Yahudilerin oruçlu olduklarını öğrendi ve orucu ne niyetle tuttuklarını sordu: Yahudiler “Bugün Allah'ın Musa'yı düşmanlarından kurtardığı, Firavun'u boğdurduğu gün. Hz. Musa, şükür olarak bugün oruç tutmuştur.” Bunun üzerine Kâinatın Efendisi ( Allah'ın selamı onun üzerine olsun) de, “Biz, Musa'nın sünnetini ihyaya sizden daha çok yakın ve hak sahibiyiz.” buyurdu. Ve bu ay içerisinde oruç tutulmasını tavsiye etti. Ancak peygamber efendimiz, Yahudilere benzememek açısından orucun Aşure günü ile bir gün öncesi veya bir gün sonrası ilâve edilerek tutulması gerektiğine de dikkat çekmiştir.
Hicri Yılbaşı nedir?
Hicri Yılbaşı veya 1 Muharrem (kameri) hicri takvime göre Zilhicce ayının son gecesini Muharrem ayının birinci gününe bağlayan zaman dilimidir. İslami takvime göre bir sonraki güne saat 00:00 da değil güneş batması ile (akşam ezanı) geçilir. Bu zaman dilimi ay takvimi esaslı olduğu için bir sonraki hicri yılbaşı 11 ya da 12 gün daha erken bir tarihe denk gelir. Muharrem ayı, Zilkade, Zilhicce ve Receb ile beraber Kur'an'da kıymet verilen dört haram aydan biridir. Bu aylarda barış içinde yaşanması, savaş yapılmaması ile ilgili İslam öncesi ve sonrası kurallar mevcuttur. Muharrem ayı, hicrî kamerî yılın birinci ayıdır. Şii Müslümanlar tarafından ise Muharrem ayının 10. günü Aşure Günü olarak kutlanır.
Hicri yıl takvimi
Hicri Takvim, Ömer'in halifeliği zamanında, hicretten 17 sene sonra toplanan bir konsey tarafından, Ali'nin önerisiyle Hicretin gerçekleştiği yıl 1 kabul edilerek oluşturulmuştur. Bundan önce yıllar rakamla değil o yıl gerçekleşen önemli olayların isimleriyle anılmakta idi. Örneğin: Fil senesi, Fil senesinden iki sonraki sene, Kabe'nin tamirinin yapıldığı tamir senesi, sel senesi gibi.
Hicri takvim, Hicri Şemsi takvim ve Hicri Kameri takvim olmak üzere ikiye ayrılır.
"Haram ayları" İslam öncesi Arap toplumunda kullanılan ay adlarına göre savaşmanın yasak kabul edildiği Zilkâde, Zilhicce, Muharrem, Receb aylarıdır. Müslümanlar ayların isimleri için İslam öncesi dönemde kullanılan isimleri kullanmaya devam etmişlerdir. Bunlardan ilk 3'ü ardışık, Recep ise ayrı bir ay idi.
İslam öncesi dönemde Araplar arasında iç savaşlar eksik olmazdı. Yalnız haram aylarda savaş yapılmazdı. Bu aylarda panayırlar kurulur, uzak yakın bölgelerden hacılar büyük bir güvenlik içerisinde bu panayırlara gelir ve tüccar malını hacılara satar, şiir yarışmaları yapılırdı. Eğer bu barış aylarında savaş olursa, yasak çiğnendiği için "Ficâr savaşı" denirdi.
İslam öncesi Arap toplumunda Kameri takvime 3 yılda bir 1 ay eklenerek ayların yerleri sabitlenir, aylar hicri takvimde olduğu gibi yılın mevsimleri arasında dolaşmaz, en fazla 1 aylık oynamalar olurdu. Bu duruma nesi ismi verilirdi. İslam Ansiklopedisi'ne göre nesi uygulaması genel gözlemde olduğu gibi sabit bir takvim oluşturmak amacıyla değil, hac ve hac ile bağlantılı panayırların yılın belirli ve uygun bir mevsiminde icra edilmesi amacını taşımaktaydı. İslamda da bu anlayış korunmuş ve hac haram aylardan olan Zilhicce ayında yapılmıştır. Kur'an'a göre nesi uygulaması haram ayı helal sayıp savaşa ve yağmaya devam edebilmek için yapılan bir hile idi. Ömer zamanında hicri takvime geçilmesi ve nesi uygulamasına da son verilmesi ile İslamda kutsal aylar (recep, şaban, ramazan, muharrem gibi) her yıl 11 gün önce gelerek yılın her mevsimine uğramaktadır.
Kur'an'da haram aylardan bahsedilir:
Gökleri ve yeri yarattığı gündeki yazısına göre Allah'ın katında ayların sayısı on ikidir. Bunlardan dördü haram (ay)lardır. İşte doğru din budur. O aylar içinde (konulmuş yasağı çiğneyerek) kendinize zulmetmeyin. (Tevbe suresi, 36)
Ey Muhammed! Sana (kutsal) ayı ve o aydaki savaşı sorarlar; de ki, 'O ayda savaşmak büyük suçtur.' (Bakara suresi, 217)
''Haram ayları ertelemek, ancak inkarda daha da ileri gitmektir ki bununla inkar edenler saptırılır. Allah'ın haram kıldığı ayların sayısına uygun getirip, böylece Allah'ın haram kıldığını helal kılmak için Haram ayı bir yıl helal, bir yıl haram sayıyorlar. Onların bu çirkin işleri, kendilerine süslenip güzel gösterildi. Allah inkarcı toplumu doğru yola iletmez." (Tevbe Suresi 9/37)
Muharrem nedir?
Muharrem Hicri takvime göre yılın birinci ayı. Muharrem Arapça bir kelime olup, kelime kökü itibarıyla "haram"dan türemiştir. Sözcük karşılığı, haram olan, yasaklanan anlamındadır. Araplar, İslamiyet öncesi dönemde (Cahiliye döneminde) dahi, kabile yaşantısının bencilliklerinden kaçınarak, Arabi ilk ay olan "muharrem" ayında birbirlerine savaş açmak gibi "yasaklanan" fiillerden kaçınır ve uzaklaşırlarmış.
Aşure Günü nedir?
Aşure, (Aşura) Arapça’da 10 manasına gelen "aşara" kelimesinden türemiştir. Kelimenin Sâmî diller arasında ortak bir kelime olduğu düşünülmektedir. Ayrıca, sözcük (ve gün) Musevilik inancında Büyük Kefaret Günü için kullanılmıştır. Hüseyin bin Ali ve beraberindeki 72 kişi hicri 61'de Muharrem'in onuncu gününde (10 Ekim 680) Kerbelâ'da Yezid'in ordusunca katledilmiştir.
Muhasebe Zamanı
Hicri yılbaşı gecesi için Allah dostları 'geçmiş yılların muhasebesini yapmayı' tavsiye etmiştir.
Peygamber Efendimiz bu konuda “Ramazan orucundan sonra orucun en faziletlisi, Allah’ın ayı olan Muharrem ayı orucudur!” buyurmuştur. (Müslim 1153/202, Ebu Davud 2429,) Aşure gününde oruç tutulması konusunda ise “Allah’ın, Âşure günü orucuyla ondan önceki yılı bağışlamasını şüphesiz ki umarım.” buyurmuştur. (İbni Mace 1738)
Muharrem ayının birinci gecesi Müslümanların kameri yılbaşı gecesidir. Bu geceyi ihya etmeli ve saygı göstermeli. Saygı göstermek, günah işlememekle olur. Zilhiccenin son günü ve Muharremin birinci günü oruç tutan, o yılın tamamını oruç tutmuş gibi sevaba kavuşur. Şehrullahi’l-Muharrem olarak meşhur olan, yani Allah’ın ayı Muharrem olarak bilinen Muharrem ayı, İlahi bereket ve feyzin, Rabbani ihsan ve keremin coştuğu ve bollaştığı bir aydır. Âşura Günü ise Muharrem’in 10. günüdür. Âşura Gününün Allah katında ayrı bir yeri vardır. Bugünde Cenâb-ı Hak on peygamberine on çeşit ikramda bulunmuş ve kudsiyetini arttırmıştır. Bugünde on peygamberine on farklı ikramda bulunan Allah (cc), bizlere de af ve mağfiret için imkânlar sunuyor.
Yeni Hicri Yılımız Hayırlı Olsun!
@dinierk
Aşure, (Aşura) Arapça’da 10 manasına gelen "aşara" kelimesinden türemiştir. Kelimenin Sâmî diller arasında ortak bir kelime olduğu düşünülmektedir. Ayrıca, sözcük (ve gün) Musevilik inancında Büyük Kefaret Günü için kullanılmıştır. Hüseyin bin Ali ve beraberindeki 72 kişi hicri 61'de Muharrem'in onuncu gününde (10 Ekim 680) Kerbelâ'da Yezid'in ordusunca katledilmiştir.
Muhasebe Zamanı
Hicri yılbaşı gecesi için Allah dostları 'geçmiş yılların muhasebesini yapmayı' tavsiye etmiştir.
Peygamber Efendimiz bu konuda “Ramazan orucundan sonra orucun en faziletlisi, Allah’ın ayı olan Muharrem ayı orucudur!” buyurmuştur. (Müslim 1153/202, Ebu Davud 2429,) Aşure gününde oruç tutulması konusunda ise “Allah’ın, Âşure günü orucuyla ondan önceki yılı bağışlamasını şüphesiz ki umarım.” buyurmuştur. (İbni Mace 1738)
Muharrem ayının birinci gecesi Müslümanların kameri yılbaşı gecesidir. Bu geceyi ihya etmeli ve saygı göstermeli. Saygı göstermek, günah işlememekle olur. Zilhiccenin son günü ve Muharremin birinci günü oruç tutan, o yılın tamamını oruç tutmuş gibi sevaba kavuşur. Şehrullahi’l-Muharrem olarak meşhur olan, yani Allah’ın ayı Muharrem olarak bilinen Muharrem ayı, İlahi bereket ve feyzin, Rabbani ihsan ve keremin coştuğu ve bollaştığı bir aydır. Âşura Günü ise Muharrem’in 10. günüdür. Âşura Gününün Allah katında ayrı bir yeri vardır. Bugünde Cenâb-ı Hak on peygamberine on çeşit ikramda bulunmuş ve kudsiyetini arttırmıştır. Bugünde on peygamberine on farklı ikramda bulunan Allah (cc), bizlere de af ve mağfiret için imkânlar sunuyor.
Yeni Hicri Yılımız Hayırlı Olsun!
@dinierk
Hoş geldiniz. Fikirlerinizi paylaşmanızdan mutluluk duyarız