Ancak, bu sözleri ekseriyetle vaazlarda duymamıza rağmen pek de dikkate almaz, çoğumuz. Çoğumuz derken bunu söyleyenlerinde susmadığına şahit olmuşuzdur.
Geçtiğimiz günlerde uğradığım bir camide vaaz veren ve emeklilik dönemi çoktan gelmiş yıllarını o kürsüde ve mihrapta eskittiği her haliyle belli bir imamı dinliyordum. Konu ezana geldi ve yukarıda belirttiğim sözleri söyledi.
Ezan okununca susmalı. Susmalı da nedense bilhassa namaz öncesi vaaz veren imamların, vaizlerin buna pek aldırdığını da görmedim. Belki yüzde bir belki yüzde iki susana rastladım. Ne var ki, ezan okunurken, ezan sesini bastırmak için ses tonunu artıranlara bile şahit oldum.
Tabii, alışkanlık hiç değişmedi, az önce "ezan dinlenince susmalı, ezan okununca selam bile verilmez, oldu ya alışkanlıktan biri size selam verseler bile, selamı almayın. Ezanı dinlerken dua edeceğiniz, ezanı takip edeceğiniz için almayın. Zira dua edene selam verilmez. Selamı almadığınız için günahta olmaz" diyen imamın bu sözleri dikkat çekici idi.
Evet, ezan okunurken dinlenmelidir. Bunun ötesi yok. Ancak, buna uyduğumuz pek görülmüyor artık..
Tabii, uyanların yokluğundan söz etmedim.
Geçenler TRT Belgesel kanalında "Su Savaşları" adlı yayını izlerken gördüğüm görüntülerde kendimden utandım. Ekibin ziyaret ettiği bir aileyle sohbet sırasında evin delikanlısı "sessiz olunması" uyarısında bulundu. Zira o anda ezan okunmaya başladı.
Herkes sustu. Ezan bitip dualar edilinceye kadar sustular. Ve sohbete kaldıkları yerden devam etti. Biz, bırakın kilometreler öteden hayati bir ihtiyaç için ülkemize gelmiş birileriyle sohbet ettiğimiz esnada ezan okunurken sus demeyi olağan işlerimizde, bir geyik sohbetinde ya da bir tv programı izlerken, eğlenirken, malayani bir iş yaparken dahi bu kadar hassas olamayız. Olmuyoruz.
Ezana saygıyı görünce kendimden utandım. Bu insanlar gerçekten büyüktü. Kalpleri İslam ile, iman ile doluydu.
Cuma namazı bitiminde ezan okunmaz diye vaaz veren imam sohbetini hiç kesmemişti. Hatta ezan okunurken devam ettiği gibi 10 dakika daha konuşmasını sürdürdü.
Yani, söylediğine kendisi de uymuyordu.
Namaz bitmiş, cemaat dağılmış, imamın yanına vardım. Sohbetin güzelliğinden söz ettikten sonra sordum "Hocam, ezan okunurken konuşmak bir yana selam bile almıyoruz, değil mi ? dedim . "Kesinlikle, ezan çok önemli, susarak dinlemeliyiz" diye yineledi.
Dikkat ediyorum da hocam, çoğu vaiz cuma vaazında ezan okunsa da susmuyor. Hatta sesini daha da artırarak sohbeti kesmiyor. Bitirmiyor. Ya da ara vermiyor. Bu neden oluyor" dedim. Gülümsedi. Sustu. Ve aklına ilk gelen sebebi sıraladı.
- İmamlar dini konuda sohbet verdiği için susmayabilir (!)
- Selam almak farz değil mi ?
- İyi ama , duymamış ol. Alma selamı. Hem biz, o uyarıyı herkes için söylemiyoruz. Dışarıda, orada burada çene çalanlar için dedik. :))))
- Peki bir öğretmen olarak, ders verirken ezan okunsa da susacak mıyız, susmayacak mıyız ?
Bu sorunun cevabını alamadım. Cemaatten bir kaç kişi gelerek imama "hoşgeldin, özlemiştik seni" deyip lafın içine girince konu yarım kalmış, cevap alamamıştım.
Ama, söylenecek tek söz vardı bana göre, "ele verir talkımı kendi yutar salkımı"
Böyle mi olmalıydı. Tabii ki, hayır. Camiler birer mektep yeridir. Okuldur. Din eğitimi, imamlara, müezzinlere ve vaizlere bağlı olarak öğrenilir. Örnek olmalı ki, sokaktaki insan, cami cemaati öğrenmelidir.
Susulacak ise ve bu söyleniyorsa, susunuz.
Hazır konu buraya gelmişken, biz de ezanla ilgili Resullulah aleyhisselamın buyurduklarına yer verelim
“Resûlüllah (s.a.s.) buyurdular ki:
“Ezanı işittiğiniz zaman siz de müezzinin dediğini deyin.”20
*******
Müezzin, ‘Allahu ekber Allahu ekber’ deyince sizden kim samimiyetle, ‘Allahu ekber, Allahu ekber’ derse, sonra müezzin: ‘Eşhedu en lâ ilâhe illâllah’ deyince, ‘Eşhedu en lâ ilâhe illâllah’ derse; sonra müezzin: ‘Eşhedü enne Muhammeden Resûlüllah’ deyince, ‘Eşhedü enne Muhammeden Resûlüllah’ derse; sonra müezzin: ‘Hayye ale’s-salâh’ deyince ‘Lâ havle velâ kuvvete illâ billâh’ derse; sonra müezzin: ‘Hayye ale’l-felâh’ deyince, ‘Lâ havle velâ kuvvete illâ billâh’ derse; sonra müezzin: ‘Allahu ekber Allahu ekber’ deyince, ‘Allahu ekber Allahu ekber’ derse; sonra müezzin: ‘Lailâhe illâllah’ deyince ‘Lâilahe illâllah’ derse cennete girer.”Müslim, Salât 12; Ebu Dâvud, Salât 36.
*******
“Ezan okunduğu an, semanın kapıları açılır ve duâlara icabet edilir. Kamet getirildiği anda ise hiçbir duâ reddolunmaz.”(Kenzu’l-Ummal, II, s. 108; Bu hadisin ilk kısmı Müsned’de, Cabir b. Abdullah’tan, ikinci kısmı ise Enes b. Malik’ten ayrı ayrı rivayet edilmektedir. bk. es-Saatî, el-Fet hu’r-rabbanî, III, s. 12-13)
*******
“Dikkatli olun! Ezanla kamet arasında yapılan duâ red olunmaz. Onun için o vakitlerde duâ edin.”Kenzu’l-Ummal, II, s. 108
*********
Ezan okunurken iş yapmak dinde noksanlıktır buyuruluyor. (Ey Oğul İlmihâli)
Erol Kara - @Dinierk için yazdı
Hoş geldiniz. Fikirlerinizi paylaşmanızdan mutluluk duyarız