
Bugün Suudi Arabistan'da Vahabilik temeli üzerine kurulmuş olan Kral Faht yönetiminin sınırları içerisinde bulunan coğrafyada Osmanlılar döneminde yapılan İslami, Mimari, sosyo-kültürel ve Güzel Sanatlar alanındaki başarılı hizmetlerinin kronolojik olarak kısa bir özeti.. Bunu yazmaktaki amacımız Türk düşmanlığını halen sürdüren SUUD Yönetiminin bu tarihi asla silemeyeceğidir.
Birinci Dünya Savaşından sonra, Osmanlıların yapıcı ve sanatsal bir zihniyetle vücuda getirmiş oldukları bu eserlerin çoğu, bugün maalesef yıktırılmış, enkaz haline getirilmiş ve buradaki Osmanlı Türklerinin izleri silinmeye çalışılmıştır.
CİDDE: Osmanlılar döneminde "Habeş" bölgesinin merkezi yapılmıştır.
- 1843 senesinde şehirde bulunan eski ve yeni tüm kale,sur ve kışlalar Osmanlılarca onarılmıştır.
- 1847 Vali Osman Paşa zamanında merkezden gönderilen parayla "Yenbe-ül Bahr" Kalesi ve Cidde Hükümet Konağı ile İskelenin onarımının yapımları gerçekleştirilmiştir.
- 1858/59 yıllarında Sinan Paşa Yemen fethin mütakip şehre bir Gümrük binası yapılmış,gelirinin yarısı Cidde'ye tahsis edilmiştir.
- IV Mehmet zamanında Vezir Kara Mustafa Paşa çok uzak bir mesafeden şehre kapalı sistemle "İçme Suyu" getirip ,buraya Cami,Han Kışla ve Hamam yaptırtmıştır.
- 1861 yılında şehre bir "Asakir-i Şahane" için Hastane inşa edilmiştir.
- 1868'de şehrin su ihtiyacını temin eden su yolundaki bozukluklar onarılarak normal hale getirilmiştir.
- 1869'da şehir nüfusunun artış göstermesi nedeniyle şehir suyunun yetersiz kalacağı düşünülerek akarsu kaynaklarının araştırılmasına karar verilmiştir.
- 1875 senesinde şehre "Rüştüye"mektebi açılmıştır.
- 1876'da yeni bir hapishane inşa edilmiştir.
- 1887'de Ebu Sa'd ve Vasıta adalarına Hacılar için Karantina binası yapılmıştır.
- 1888'de sosyal faaliyetlerde bulunmak üzere Cidde'de bir "Efkaf" idaresi kurulmuştur.
- 1888'de yine şehre bir "Tersane ve Kömürlük " inşa ettirilmiştir.
- 1894 yılında ise Tersaneye Rıhtım yapılmış ayrıca şehre yeni Cami ve Muvakkıthane inşa edilmiştir.
MEDİNE:1520-1566 Kanuni zamanında Osmanlı İmparatorluğuna dahil olan Medine'ye ilk iş olarak Kutsal mekanlardan sayılan Kuba'dan kapalı su yoluyla su getirilmiş, Osmanlıdan önce, yapılmış bulunan Medine kalesinin bütün surları onarılmıştır.
- Kanuni ve Abdülmecit dönemlerinde Hz. Peygamberin Mescidi 16 defa esaslı onarımdan geçirilmiştir.
- Kanuni, İstanbul'dan gönderdiği mimarların gözetiminde Peygamber Mescidinin Minber ve Minarelerini yenilettirmiş, çiçekli çinilerle ve ünlü Hattatlarımızın en nefis Tezyinleriyle süslettirmiştir.
- 1667'de İbrahim Ağa Medine'ye Türk Mimarı Üslubu ile surlar yaptırtmış, fakat maalesef bu tarihi eserlerimiz Birinci Dünya Savaşından sonra Barbar Vahabiler tarafından yıkılarak yerle bir edilmiştir.
- 1699'da Süleyman Bey adlı hayırsever bir Türk Mimarı Kutsal mekanlardan sayılan Kuba Mescidinin kubbesini yaptırmıştır.
- Uhud Muharebesi Meydanında ve Baki Mezarlığı'ndaki Tarihi Anıt niteliğini taşıyan İslam-i Şehit Türbeleri yine Osmanlılar zamanında yenilenmiştir.
- 1804'te Kutsal Medine şehri Vahabiler tarafından işgal edilerek, kutsal değerlerin hepsi yağma edilmiş, Hz. Peygamberimizin mübarek mezarlarının ziyareti Müslümanlara yasaklanmıştır.
- 1808-1839 II Mahmut döneminde Vahabiler tarafından tahrip edilmiş bulunan Hz. Peygamberin Mescidi ve Türbesi baştan aşağı yenilenmiştir.
- 1817'de daha önce Vahabiler tarafından sökülmeye çalışılarak tahrif edilen ' Hz. Peygamberin Türbesinin Kubbesi yeniden yaptırılmıştır.
- 1829'ta Kuba Mescidi Türk Mimarı Üslûbunda inşa edilmiştir.
- 1837'de Hz. Peygamber Türbesinin Kubbesi yeşile boyanmış ve o tarihten sonra burayı "Kubbet-ül Hazra", yani Yeşil Türbe diye adlandırmışlardı.
- Abdülmecit döneminde Hz. Peygamberin Mescidi ve Türbesi yeniden inşa edilmiştir.
- 1843'te Peygamberimizin Medine'deki "Harem-i Şerif'ine konmak üzere İstanbul'dan bir adet saat gönderilmiştir.
- 1843,1847 ve 1848 yıllarında Medine'de bulunan tüm Kale, Sur ve Kışlaların Osmanlılarca yeniden onarımları yaptırılmıştır.
- 1850'de Hz. Peygamberin Mezarı yeniden onarılmış ve İslami Eserlerin yapı, onarım ve tezyin işlerinde kullanılmak üzere İmparatorlukta imal edilen çiniler gönderilmiştir.
- 1856'da Hz. Peygamberin Türbesi ile İslami yapıların tümü yeniden elden geçirilerek onarılmıştır. Bu arada, Osmanlılar döneminde Peygamber Mescidinin 5 Minareside Türk Mimari Üslubunda defalarca yenilenmiştir.
- 1860'da "Revza-i Muhattara" revaklarının üzerlerine 425 adet küçük Taş Kubbe yaptırılmıştır.
- 1873'te Hz.. Osman'ın Kabri ve Arapların ilgisizliği nedeniyle şehirde yıkılmaya yüz tutan 3 Mescit yeniden onarılmıştır.Yine bu dönemde, Hz. Peygamber Mescidinin "Revzası"na konulmak üzere "Kevkeb-i Dürri" adlanan meşhur Elmas Osmanlılar tarafından buraya hediye edilmiştir.
- 1877'de Medine'ye saldırarak, Kutsal yerleri ve bahçesini yakıp, yıkıp,tahrip eden Arap Savaidi ve Vahabi çetelerinden, şehri yine Osmanlılar temizlemiş ve tahrip edilen Kutsal Mekanları onarmıştır.
- 1895'te Şeyhül İslam Arif Hikmet Efendinin Kütüphanesi de Osmanlılarca onarılmıştır. .
- 1896'da I Abdülhamid'in döneminde şehre yapılan Medrese onarılmıştır.Medine'deki "Revza-i Muhattaraya" yine aynı dönemlerde İstanbul'da "Altın Başlıklar" yaptırılarak İdris Ağa aracılığıyla oraya gönderilmiştir.
- 1886'da, yani Osmanlı Türklerinin son dönemine rastlayan zaman kesiminde Sur, Kale, Kışla onarımları hariç, en önemli Osmanlı Eserleri olarak Medine'de I5 büyük ve küçük Mescit, 16 Medrese, 2 Orta Okul, 12 İlk Okul, 12 Kütüphane, 9 Tekke, 109 Rıbat (bilginlerin, yoksulların ve seyyahların konaklandığı misafirhane), 2 büyük, bir de küçük Hamam mevcut idi.
- 1796'da Mekke-i Şerif Osmanlılarca onarılarak cazip hale getirilmiştir.
- 1803'de Çöl haydudu Vahabiler Mekke-i Mükerreme'yi işgal ederek, o Kutsal kentin İslami yapılarının çoğunu yıkıp yakmışlar, Kutsal Mekanları yağmalayarak İmparatorluktan gönderilmiş bulunan değerli hediyeleri ve Zenginlerin bağışladıkları kıymetli taşları, altınları ve Hazinede mevcut Hasanatı alıp götürmüşlerdi.
- 1807'de Vahabiler, Suriye ve Mısır hacılarını Mekke'ye sokmayarak kovmuşlardı.
- 1813 senesinde Padişahın emriyle Mehmet Ali Paşa Kuvvetleri şehre girmiş ve Mekke Vahabi Şaki'lerden temizlenmiştir.
- 1814 yılında Mekke-i Şerifin, Vahabilerce tahrip edilen bölümlerinin mermerleri Osmanlılarca yeniden değiştirilmiştir.
- 1819'da Yazıları Padişah tarafından yazılan ve "Saray-ı Humayun"da özel olarak işlenen Kabe-i Şerif örtüsü İstanbul'dan Mekke'ye gönderilmiştir.
- 1820'de Hz. Ebubekir'in Türbesi'nin inşası tamamlanmıştır.
- 1843'de eskiler de dahil olmak üzere Mekke'nin bütün Sur, Kale, Kışla ve benzeri yapıları Osmanlılarca yeniden elden geçirilerek onarılmıştır.
- 1844'de Mescid-i Haram'ın onarımı yapılmıştır.
- 1845'de Mescid-i Haram'a asılmak üzere Viyana'dan İmparatorlukça getirilen Kandil ve Mermerler buraya gönderilmiştir.
- 1855'de şehirdeki yoksullar için bir Hastane yapılmıştır.
- 1873'de İmam-ı Azam Merkad ve Cami esaslı bir şekilde onarılmıştır.
- 1880'de "Beytül Müazzam"ın (Kabe'nin) onarımına başlanmıştır.
- 1880'de yine "Ayn-ı Zübeyde" çeşmesi onarılmıştır.
- 1882'de Büytül Muazzam"ın onarımı tamamlanmıştır.
- 1882'de keza Mekke'ye bir Medrese inşa edilmiştir. ',,
- 1884'de "Ecyad Kalesi"nin tamamı yenilenmiştir.
- 1884'de yine şehre bir Rüştüye Mektebi yaptırılmıştır.
- 1887'de "Ayn ve Zübeyde" Suyunun Medine'ye getirilme işi tamamlanmış," ve yine,
- 1887'de Mekke'ye bir Hükümet Konağı yaptırılmıştır.
- 1888'de Şehit Mehmet Paşa Medresesi onarılmıştır.
- 1892'de Kabe'nin Kıble tarafındaki duvarlarının onarımı tamamlanmıştır.
- 1884'de, yani Osmanlıların bölgede son dönemlerine rastlayan zaman diliminde yapılan tespitlere göre, Osmanlı Türkleri Mekke'de Eski Tarihi Eserleri ve Mimari Üslubu özelliği taşıyan yapıtları ile bir " İslami Açık Hava Müzesi", yani eşine az rastlanan bir Medeniyet ve Sanat hazinesi bırakmıştır.
- Şöyle ki: 8 büyük Cami, 69 küçük Mescit, sayısız Türbe, Kışla, Kale, Sur, 7 Medrese, ikisi büyük, biri küçük 3 Kütüphane, 2 Orta Okul, 45 İlk Okul, Bir Hastane, Üç Çeşme ve 19 Rıbatla, Üç Hamamı Müslümanların hizmetine sunmakla Türkün Kutsal mekanlara olan saygınlığını kanıtlamıştır.
TAİF: 1843'de Taif şehrini çevreleyen bütün Kale, Sur ve şehirde bulunan Kışlalarla Camilerin revaklarının genel onarımı yapılmıştır.
- 1851'de Ulu Cami'ye yeni bir Muvakkıthane inşa edilmiştir.
- 1869'da ise şehre bir Hükümet Konağı yapılmıştır.
- Şimdi Suudi bedevilerinin ülkelerinde bulunan Türk-İslam eserlerine karşı almış oldukları tavır ve tutumun ne noktaya geldiği hakkında birkaç örnek verelim.
- 1667'de Türk Mimari Üslubu ile İbrahim Ağa tarafından Medine'ye yaptırılmış bulunan Surlar Birinci Dünya Savaşından sonra Bedeviler tarafından yıkılarak yerle bir edilmiş, ama varlığından bile haberimiz olmamıştır.
- Başta 450 şehidimizin yattığı Hicaz'daki "Abha" Şehitliği olmak üzere Mekke, Medine ve Taif'deki şehitliklerimiz de yıkılarak enkaz haline getirilmiş, her nedense yine sesimiz çıkmamıştır.
- 60'lı yılların sonu ve 70'lı yılların başında Kraliyet Sarayının emriyle Medine, Mekke, Taif ve Cidde şehirlerindeki Cumbalı Osmanlı Evlerinin yıktırıldığının duyulması da maalesef bizi harekete geçirememiştir.
- Yine Osmanlıdan kalma Kabe'deki eski Türk Çarşısı yıkılarak ortadan kaldırılmış, yerine ise otel yapılmıştır. Fakat, uyuşukluğumuz yine de açılmamış ve tepkisiz kalmışızdır. Suudi Bedevilerinin Kabe içerisindeki Osmanlı revakları ve Hz. Peygamber Camisindeki Çinilerle süslü Sütunları sökülerek yok edilmiş, sesimiz yine çıkmamıştır,
- Tarihi Hicaz Demir Yolu rayları söküldü, sustuk, Osmanlıdan geri kalan Tren lokomotiflerinin üzerindeki Osmanlı Forsları çıkarıldı, yine uyanamadık.
- Suudiler her halde, yaptıkları bu kültür yıkımlarından tatmin olmamışlardır ki, şimdi de "Kültür Soykırımı" zincirinin bir halkası olarak yerinde "otel veya saray" yapılacağı gerekçesiyle Kabe'nin düşman saldırılarından korunması için, 1781 yılında ecdadımız tarafından yaptırılarak, 1884'de de tamamı yenilenen, bulunduğu tepeden Kabe'yi ve Kutsal Mekanları Türkün Güvencesi, Hoşgörüsü ve Sanatseverliği ile selamlayan, Haremeyn Vakfı'na ait olduğu iddia edilen arazi üzerindeki muhteşem "Ecyad Kalesi" Suudi Kralı Faht'ın 25 Aralık 2001 tarihli Fermanı ile 01-02 Ocak 2002 tarihinde yıktırılmıştır
- Bedeviyet zihniyetli Vahabilik Krallığı bu tahribatlarla da yetinmeyip, Osmanlılar tarafından yaptırılmış olan, Mescid-i Harem'deki Ön revakları, Mescid-i Nebevi'de bulunan Yeşil Kubbe altındaki Çini süslü bölümleri de sökmek için programlamış olduğunu, değerli araştırmacı ve yazar Murat Bardakçı'nın yazılarından öğrenmiş bulunmaktayız.



Hoş geldiniz. Fikirlerinizi paylaşmanızdan mutluluk duyarız