Tavafı 50 Kere Yapmanın Faziletli Olduğu Gerçek midir ?

Sosyal medyada ve bir çok tarikat kitaplarında sıkça gördüğümüz sözlerden biri de, tavafı 50 kere yaparak küçük günahlardan kurtulacağı konusudur.
Bir takipçimiz bu konuda bir soruyu bize göndererek 50 tavafı ne kadar sürede yapılacağını, nasıl yapılacağını vs şeklinde sormuştur.

Bilindiği gibi Hac ve Umre konusunda neyi nasıl yapmamız gerektiğinin ilk büyük kaynağı Kur'an-ı Kerim, peygamber efendimiz Hazreti Muhammed aleyhisselamın buyrukları ve mezhep imamlarımızdır. İnsan , psikolojik olarak duyduğu bir cümleyi en doğru şekilde aktarmaya kalksa bilmem kaçınıcı sıradaki bir kişi de bozulma oranıartmaya, ilk söylenen cümle sonrakilerde değişikliğe uğrar. Bilhassa peygamber efendimizin bir çok söz ve hareketleri görenler, görenleri görenler ya da konuya hangi aşamada vakıf olduğu anda duyduğu ya da gördüğü ile değişebilir. Belki bu hadis de sahih yani doğru mu değil mi, güvenilir kaynaklardan aynısını görebilmekle oluyor. Resullulah aleyhisselam Kur'an-ı Kerim'de olmayan bir sözü ayet diye, kendisinin söylemediği bir sözü hadis diye yayanlara lanet etmiştir.
Bizlere iletilen bir ayet ya da hadisi mutlaka kaynağına dönerek öğrenmemiz gerekir. Konumuzun merkezi olan tavafı 50 kere yapmak, bunun sonunda günahlardan ya da küçük günahlardan kurtulmak gibi bir nasibe ermek tabi çok güzel. Çok güzel ancak böyle bir durum gerçek değil. Çünkü, hiç bir kaynak Resullulah'ın böyle bir sözü söylediğinin doğruluğunu ortaya koymamıştır.

İmam Tirmizi (rahimehullah) bu rivayeti, Rasulullah (sallallahu aleyhi ve sellem)'in hadisi olarak kaydetmiştir. Ayrıca, senedinde zayıf bir ravi bulunması sebebiyle rivayetin zayıf olduğunu da beyan etmiştir.

Hadisi zayıf olarak nitelendirdikten sonra İmam Tirmizi (rahimehullah), bu hadis hakkında İmam Buhari'ye (rahimehullah) danıştığını bildirir. İmam Buhari (rahimehullah), [doğru versiyonun] bunların Hz. Abdullah ibn Abbas'ın (radiyallahu anhuma) sözleri olduğunu belirtmiştir. (Sünen-i Tirmizi, Hadis: 866)

İmam Abdurrezzak Es-Sen'ani ve İmam Ebu Bekir İbni Ebi Şeybe (rahimehumallah), bunu Seyyiduna Abdullah ibn Abbas'ın (radiyallahu anhuma) sözü olarak kaydetmişlerdir.

(Musannef Abdur Razzak, Hadis: 9809 ve Musannaf İbn Ebî Şeybe, Hadis: 12808, güvenilir bir isnadla. Ayrıca bkz. Hadis: 12809 ve Al 'Ilalul Mutanahiyah, cilt. 2, s. 573/4, Hadis: 942)

Seyyiduna Abdullah ibn Abbas (radiyallahu anhuma) diyor ki:

“Kim Kâbe’yi elli (50) defa tavaf ederse (yani yedişerli elli şavt), annesinin onu doğurduğu günkü gibi bütün (küçük) günahlarından kurtulur.” (Bakınız: Tuhfetul Ahvazhi, Hadis: 866)

Bu nedenle rivayetin Hz. Abdullah İbn Abbas (radıyallahu anhuma)'ın sözü olduğu kabul edilmelidir. Peygamber efendimizin (sav) sözü değildir.

Tüm Müslümanların şunu bilmesi gerekir ki, takva ile yapılmayan, Allah'ın rızası gözetilmeksizin yapılan tüm ibadetler batıldır, sevabı yoktur. Sadece borç ödenmiştir, sevabı yoktur. Burada da, bir insan 1 tavaf yapsa da, 50 tavaf yapsa da, 500 tavaf yapsa da bunları ister bir kerede isterse ömrü boyunca yapmış olsun ( Allah-u Teala'nın engin cömertliği, merhameti istisna) takva ile yapılmadıkça geçerliliği yoktur. Kişinin günahları dökülmez. Takva ile yapılan her ibadetin sonunda kul hakkı hariç Allah-u Teala af ve mağfiret eder. Kişi herhangi bir yere girse canı gönülde tüm günahlarına tevbe etse Allah c.c. af eder. Çünkü, çokça tevbe ve takva insanı tertemiz eder. İbadetlerimize riya karıştırmaz tam bir iman duygusuyla kulluğumuzu yaparsak cennetin kapıları açılır.

Çünkü Allah merhametlidir.

Ve Allah Teala en iyisini bilir

Erol Kara - @Dinierk