Gusül; cünüplük, hayız ve nifas gibi hükmî kirlilik hâllerinden kurtulmak için yapılması gereken dinî temizlik demektir. Kur’an-ı Kerim’de, “Eğer cünüp iseniz, iyice temizlenin (yıkanın)” (Nisâ, 4/43; Mâide, 5/6) buyurulmaktadır. Hz. Peygamberin (s.a.s.)sünnetinde de, ihtilam olma (rüyalanma) veya cinsel ilişki sonucu cünüplük hâlinde veya hayız ve nifas sonrasında gusletmek emredilmiştir (Buhârî, Gusül, 22, 28; Müslim, Hayız, 87, 88; Ebû Dâvûd, Taharet, 127).
Gusül abdesti öncesi yapılması gereken en önemli hareket , gusül abdestinin olmazsa olmazı ve yapılmadığında abdesti eksik hale getiren durum
Gusulü gerektiren bir hal olduktan sonra kadın ve erkekler için 15-20 dakika kadar beklemek tavsiye edilir.Peşinden küçük abdest yapılır ardından da gusülden önce erkeklerin 11 ile 21 adım kadar yürümeleri tavsiye olunur. Akabinde gusül abdesti alınır.
Gusül abdesti ağza su alıp boğaza kadar çalkalamak, burna su çekmek ve bütün vücudu hiç kuru yer bırakmayacak şekilde yıkamak suretiyle yapılır. Burada sayılan işlemler Hanefîlere göre guslün farzlarıdır. Birinin eksik bırakılması hâlinde gusül geçersiz olur. Guslün bu farzlarından başka bir de sünnetleri vardır.
Sünnetleri de yerine getirilerek gusül şöyle yapılır:
Gusletmek isteyen kimse niyet ederek besmele çeker. Ellerini yıkar, vücudunda bir necaset/maddî kirlilik var ise onu temizler, avret yerlerini yıkar. Sonra sağ eli ile üç defa ağzına su vererek iyice çalkalar, daha sonra üç defa burnuna su çekerek temizler ve namaz abdesti gibi abdestini tamamlar. Sonra da vücudunun her tarafını iyice yıkar. Guslettiği yerde su birikiyorsa, son olarak ayaklarını yıkayıp guslünü tamamlar.
Besmele ve niyet unutulduğunda gusül veya abdest sahih olur mu?
Abdeste ve gusle başlarken niyet etmek ve besmele çekmek sünnettir (Merğînânî, el-Hidâye, I, 98,103). Bu bakımdan niyet etmeden ve besmele çekmeden alınan abdest ve gusül geçerlidir. Ancak abdest ve gusülden önce besmele ve niyetin unutulması sünnet sevabından mahrum olunmasına neden olur.
Şâfiî mezhebine göre, abdest ve gusülde niyet farz iken, gusle başlarken besmele çekmek ise sünnettir (Şirbînî, Muğnî’l-muhtâc, I, 85-86, 125; Erdebilî, el-Envâr, I, 31-39).
Gusülden sonra tekrar abdest almak gerekir mi?
Gusül, abdesti de içerdiğinden ayrıca abdest almaya gerek yoktur. Zira, Hz. Âişe, Resûl-i Ekrem’in (s.a.s.) guslettikten sonra ayrıca namaz abdesti almadığını rivayet etmiştir (Tirmizî, Tahâret, 79). Abdullah b. Ömer de “Hangi abdest gusülden daha umumidir ki!” diyerek gusülden sonra abdeste ihtiyaç olmadığını belirtmiştir (Taberânî, el-Mu’cemü’l-Kebir, XII, 371).
İhtilam olmak (rüyalanmak) guslü gerektirir mi?
Bir kişi ihtilam olsa ancak uykudan uyandığında üzerinde veya çamaşırında ıslaklık görmese gusletmesi gerekmez (İbn Âbidîn, Reddü’l-muhtâr, I, 302). Buna karşılık, rüya gördüğünü hatırlamamakla birlikte, uyandığında üzerinde veya çamaşırında ıslaklık görürse gusletmesi gerekir (Ebû Dâvûd, Tahâret, 96; Tirmizî, Tahâret, 82).
Hz. Âişe (r.a.) şöyle anlatır: “Resûlullah’a, ‘Bir kimse uykudan uyandıktan sonra çamaşırında ıslaklık bulsa, ancak ihtilam olduğunu hatırlamasa (yıkanması gerekir mi?)’ diye soruldu. O da ‘Evet, yıkanmalıdır!’ diye cevap verdi. Sonra, ihtilam olduğunu hatırlayıp da ıslaklık farketmeyen kimsenin durumu soruldu: ‘Ona gusül gerekmez’ dedi. Ümmü Süleym (r.a.) sordu: ‘Bunu kadın görecek olursa, kadına gusül gerekir mi?’. Buna da: ‘Evet! Kadınlar, erkekler gibidir’ cevabını verdi.” (Ebû Dâvûd, Tahâret, 96; Tirmizî, Tahâret 82). Yine Âişe (r.a.) anlatıyor: “Ümmü Süleym (r.a.), Resûlullah’a (s.a.s.), ‘Rüyasında, erkeğin gördüğünü gören kadına, guslün gerekip gerekmeyeceğini sordu. Resûlullah, ‘Evet! Islaklığı fark ederse.’ cevabını verdi” (Müslim, Hayız, 33; Ebû Dâvûd, Tahâret, 97; Nesâî, Tahâret, 135). Dolayısıyla kadınların da erkekler gibi ihtilam olmalarından sonra çamaşırlarında ıslaklık görmeleri halinde gusletmeleri gerekir.
Guslederken suyun küpe deliklerine ulaşması şart mıdır?
Yıkanmasında güçlük ve zahmet olan göz, kapanmış küpe deliği gibi yerleri yıkamak farz değildir (İbn Âbidîn, Reddü’l-muhtâr, I, 285-286). Gusül esnasında, küpelerin ve dar olan yüzüğün oynatılması gerekir. Bu konuda vesveseye kapılarak aşırıya gitmeye gerek yoktur, küpe deliklerinin ovuşturulması guslün geçerli olması için yeterlidir. (İbn Âbidîn, Reddü’l-muhtâr, I, 288-289).
Abdest veya gusül alırken konuşmanın sakıncası var mıdır?
Abdest veya guslederken konuşmak abdeste veya gusle zarar vermez. Ancak bir ihtiyaç olmadıkça konuşmak uygun değildir. Abdest veya gusül almaya başlayan kişi, yaptığı ibadete odaklanmalı, dünyevi meşguliyet, duygu ve düşüncelerden mümkün olduğunca uzaklaşmalıdır (Şürünbülâlî, Merâkı’l-felâh, I, s. 44).
Oruçlu bir kimsenin guslederken ağza ve burna su vermesinin ölçüsü nedir?
Guslederken ağza ve burna su vermek farzdır. Ağza verilen suyu boğaza kadar ulaştırıp çalkalamak ve burna verilen suyu da iyice çekmek sünnettir. Bu hüküm oruçlu olmayan kimseler içindir. Oruçlu olanların, boğaza veya genze su kaçma ihtimali olduğu için böyle yapmaları uygun olmaz. Onlar gusülde ağza ve burna su verirken mübalağa etmeyip abdestte yaptıkları gibi yaparlar (İbn Âbidîn, Reddü’l-Muhtâr, I, 237, 291).
Gusül veya abdest esnasında vesveseye düşen kişi ne yapmalıdır?
Vesvese, çeşitli sebeplerle insanın yaşadığı kararsızlık, şüphe ve kuruntu hâlidir. Bu, çoğu kere abdest ve guslün alınıp alınmadığı, tam olup olmadığı ya da bozulup bozulmadığı şüphesi şeklinde ortaya çıkmaktadır. Gusül veya abdest alan kişinin vesvese sebebi ile gusül ve abdestini tekrarlaması gerekmez. Hatta kişi bu tür vesveselere itibar etmemeli (İbn Mâce, Tahâret, 48), içine doğan şüphe ve tereddüt hâllerinin asılsız olduğunu kendine telkin etmeli, ihtiyaç duyulması hâlinde psikolojik tedaviye yönelmeli; ayrıca manevî destek olarak Felak ve Nâs surelerini, anlamlarını da düşünerek okuyup bu hâlden kurtulmak için Allah’a dua etmelidir.
Cünüp olarak uyumak, yemek ve içmekte bir sakınca var mıdır?
Cünüp olan bir kimse, namaz kılmak ve Kur’an okumak gibi ibadetleri yerine getiremez. Dolayısıyla, ibadetlerini yapmaya engel olan bu durumdan ilk fırsatta guslederek kurtulmaya çalışmalıdır.
Ancak gusletmesi gereken bir kimse ihtiyaç hâlinde, herhangi bir namazın geçmesine sebebiyet vermemek kaydıyla, avret mahallinin temizliğini yaptıktan sonra abdest alarak ya da sadece el ve ağzını yıkayarak uyuyabilir, yiyip içebilir ve başka işlerle meşgul olabilir (Buhârî, Gusül, 27; Müslim, Hayız, 21, 22, 24). Çünkü cünüplük, gusül ve abdest gibi özel bir temizliği gerektirmeyen işlerin yapılmasına engel değildir. Nitekim Hz. Peygamber (s.a.s.), cünüp olmakla müminin necis (maddeten pis) olmayacağını ifade etmiştir (Buhârî, Gusül, 23).
Fakat cünüp birinin namazını kaçıracak şekilde yıkanmayı geciktirmesi haram, elini ağzını yıkamadan yiyip içmesi ise mekruh görülmüştür. Bu itibarla zorunlu bir durum olmadıkça insan hemen boy abdesti almalı ve bir an önce yıkanıp temizlenmelidir.
Aklî dengesi yerinde olmayan kişi gusül ile mükellef midir?
Kişinin dinen sorumlu olması için aklî melekelerinin yerinde olması ve ergenlik çağına ulaşmış olması şarttır. Bu iki niteliği taşıyan herkes, dinen sorumlu kabul edilir.
Aklî dengesi yerinde olmayanlar, bu niteliğe sahip olmadıkları için, gusül, abdest, namaz vb. dinî vecibelerle yükümlü değillerdir (Tirmizî, Hudûd, 1; Buhârî, Keşfu’l-esrâr, IV, 371-373).
Cünüp olan kimse yıkanmak için su ve uygun bir yer bulamazsa ne yapar?
Yıkanmak için su bulamayan veya soğukta gusül abdesti aldığı takdirde hastalanacağı kanaatinde olan ya da gusül abdesti alabileceği uygun bir yer bulamayan cünüp kimse, teyemmüm ederek namazını kılar. Çünkü bu noktada zaruret oluşmuştur (Merğînânî, el-Hidâye, I, 173,174; Mevsılî, el-İhtiyâr, I, 82).
Akupunktur bantları abdest veya gusle engel midir?
Akupunktur tedavilerinde, kullanılan iğnelerin ve üzerlerindeki bantların tedavi süresince çıkartılıp takılmaları mümkün değilse ya da çok büyük zorluk gerektiriyorsa, kullanılması gerekli olduğu müddetçe gusül ve abdeste mani olmaz. Bu durumda sargı bezi üzerine mesh hükümleri geçerli olur.
Sezaryen yöntemi ile doğum yapmak guslü gerektirir mi?
Sezaryen yöntemi ile çocuk dünyaya getirmek lohusalık açısından normal doğum hükmündedir. Sezaryenden sonra rahimden kan gelmezse kadın ilk fırsatta guslederek lohusalık (nifas) hâlinden temizlenir. Rahimden kan gelirse, kanın kesilmesinden sonra gusletmesi gerekir (Serahsî, el-Mebsût, III, 210; Mevsılî, el-İhtiyâr, I, 60, 108).
Haftada kaç gün gusül abdesti alınmalı?
Haftada en az bir kere gusül abdesti almak gerek. Haftada 1 kez yıkanmak Allahu Teâlâ’nın kulları üzerindeki hakkıdır.
Elbette eğer gusül gerektirecek bir durum olmuşsa hemen gusül alınır ancak böyle bir durum hasıl olmamışsa bile haftada bir almak doğru olandır..
Gusül abdesti alırken tırnakların aralarındaki veya elimizdeki kirlerin calıştığımız meslekle alakalı cıkmadığı zaman abdestimiz kabul olur mu?
Ömer Nasuhi Bilmen’in ilmihalinde bu durumla alakalı olarak şunlar yazıyor: “Boyacıların tırnaklarında kalan boyalar, zaruret sebebi ile abdestlerine zarar vermez. Fakat bir zarurete bağlı olmayıp tırnakların üzerinde birer ince tabaka teşkil eden ve altlarına suyun gitmesine mani olan boyalar, abdestin sahih olmasına manidir.” (Syf. 98) Buradan anlaşılan şudur ki, eğer mesleğinizden dolayı oluşan bu kirleri çıkarabiliyorsanız çıkarırsınız. Eğer çıkmıyorsa bu şekilde abdest alabilirsiniz, abdestiniz geçerli olur.
Cünüpken besmele çekilir mi?
Eğer hanefi mezhebinden iseniz çekebilirsiniz. Şafii mezhebinde cünüp bir kimsenin Kuran kastıyla Bismillah veya Elhamdülillah demesi haramdır. Bunlarla zikri kasteder yahut hiçbir şey niyet etmezse haram değildir…Kaynak: Miftâhu’r-Rüşd
Gusül abdesti alırken burnumuza çekilen su burnumuzun kemiğini sızlatması gerekiyor mu?
Eğer bunu yapabiliyorsanız yapın. Ancak eğer yapamıyorsanız üzerinde durmayın, farz değildir. Bazı genç kardeşlerimden duyduğuma göre sırf bunu yapabilmek için çok fazla uğraşıyor, banyodan uzun müddet çıkamıyorlarmış. Olayı bu şekilde vesveseye çevirmek doğru değil…
Gusül abdesti sırasında sabun sampuan vs şeyler kullanmanın bir sakıncası var mı gusüle acaba?
Sakıncası yoktur..
Gusül Abdesti alırken avret yerine havlu ya da herhangi bir örtü örtmek iyi midir yoksa gerek yok mudur?
Gusül alırken olduğumuz yerde ellerimizi iki yana açarız. Eğer iki tarafta da boşluk kalmıyorsa üryan olarak yıkanabiliriz. Eğer boşluk kalıyorsa edebe riayet etmemiz yerinde olur Duşakabin veya banyo perdesi ile banyo yaptığımız bölümü ayırmamız faydalı olur. Arzu edenler elbette her durumda edebe riayet edebilirler.
Gusül abdestiyle namaz kılabilir miyim?
Evet, kılabilirsiniz…
Başımda ve boğazımda ameliyattan dolayı dikiş var nasıl gusül alacağım?
Eğer dikişlerinizden dolayı banyo yapmanız sakıncalı ise gusül abdestine niyet ederek teyemmüm alabilirsiniz.
Tarif edeyim: *Eûzü besmele çekin, gusül niyetiyle teyemmüm almaya niyet edin.
Teyemmüm için en ideali bir tepsi içine toprak veya kum koymaktır. Tuğla da kullanılabilir.
Evdeki badananız kireç değilse, plastik veya saten boya kullanılmışsa teyemmüme uygun değildir.
Mutfaktaki mermerler de üstleri cilalı olduğu için uygun değillerdir.
Niyetten sonra iki elinizi açarak topraktaki tepsiye vurun. Sonra iki elinizin yanlarını birbirine vurarak toprakların silkelenmesini sağlayın ve elinizi yüzünüze sürün.
Elinizi tekrar aynı şekilde tepsideki toğrağa vurun, yanlarını birbirine vurarak fazla toprakları silkeleyin ve önce sağ kolunuzu, sonra da sol kolunuzu dirseğe kadar sıvazlayın. Hepsi bu kadar..
Din İşleri Yüksek Kurulu Başkanlığı
Gusül abdesti öncesi yapılması gereken en önemli hareket , gusül abdestinin olmazsa olmazı ve yapılmadığında abdesti eksik hale getiren durum
Gusulü gerektiren bir hal olduktan sonra kadın ve erkekler için 15-20 dakika kadar beklemek tavsiye edilir.Peşinden küçük abdest yapılır ardından da gusülden önce erkeklerin 11 ile 21 adım kadar yürümeleri tavsiye olunur. Akabinde gusül abdesti alınır.
Gusül abdesti ağza su alıp boğaza kadar çalkalamak, burna su çekmek ve bütün vücudu hiç kuru yer bırakmayacak şekilde yıkamak suretiyle yapılır. Burada sayılan işlemler Hanefîlere göre guslün farzlarıdır. Birinin eksik bırakılması hâlinde gusül geçersiz olur. Guslün bu farzlarından başka bir de sünnetleri vardır.
Sünnetleri de yerine getirilerek gusül şöyle yapılır:
Gusletmek isteyen kimse niyet ederek besmele çeker. Ellerini yıkar, vücudunda bir necaset/maddî kirlilik var ise onu temizler, avret yerlerini yıkar. Sonra sağ eli ile üç defa ağzına su vererek iyice çalkalar, daha sonra üç defa burnuna su çekerek temizler ve namaz abdesti gibi abdestini tamamlar. Sonra da vücudunun her tarafını iyice yıkar. Guslettiği yerde su birikiyorsa, son olarak ayaklarını yıkayıp guslünü tamamlar.
Besmele ve niyet unutulduğunda gusül veya abdest sahih olur mu?
Abdeste ve gusle başlarken niyet etmek ve besmele çekmek sünnettir (Merğînânî, el-Hidâye, I, 98,103). Bu bakımdan niyet etmeden ve besmele çekmeden alınan abdest ve gusül geçerlidir. Ancak abdest ve gusülden önce besmele ve niyetin unutulması sünnet sevabından mahrum olunmasına neden olur.
Şâfiî mezhebine göre, abdest ve gusülde niyet farz iken, gusle başlarken besmele çekmek ise sünnettir (Şirbînî, Muğnî’l-muhtâc, I, 85-86, 125; Erdebilî, el-Envâr, I, 31-39).
Gusülden sonra tekrar abdest almak gerekir mi?
Gusül, abdesti de içerdiğinden ayrıca abdest almaya gerek yoktur. Zira, Hz. Âişe, Resûl-i Ekrem’in (s.a.s.) guslettikten sonra ayrıca namaz abdesti almadığını rivayet etmiştir (Tirmizî, Tahâret, 79). Abdullah b. Ömer de “Hangi abdest gusülden daha umumidir ki!” diyerek gusülden sonra abdeste ihtiyaç olmadığını belirtmiştir (Taberânî, el-Mu’cemü’l-Kebir, XII, 371).
İhtilam olmak (rüyalanmak) guslü gerektirir mi?
Bir kişi ihtilam olsa ancak uykudan uyandığında üzerinde veya çamaşırında ıslaklık görmese gusletmesi gerekmez (İbn Âbidîn, Reddü’l-muhtâr, I, 302). Buna karşılık, rüya gördüğünü hatırlamamakla birlikte, uyandığında üzerinde veya çamaşırında ıslaklık görürse gusletmesi gerekir (Ebû Dâvûd, Tahâret, 96; Tirmizî, Tahâret, 82).
Hz. Âişe (r.a.) şöyle anlatır: “Resûlullah’a, ‘Bir kimse uykudan uyandıktan sonra çamaşırında ıslaklık bulsa, ancak ihtilam olduğunu hatırlamasa (yıkanması gerekir mi?)’ diye soruldu. O da ‘Evet, yıkanmalıdır!’ diye cevap verdi. Sonra, ihtilam olduğunu hatırlayıp da ıslaklık farketmeyen kimsenin durumu soruldu: ‘Ona gusül gerekmez’ dedi. Ümmü Süleym (r.a.) sordu: ‘Bunu kadın görecek olursa, kadına gusül gerekir mi?’. Buna da: ‘Evet! Kadınlar, erkekler gibidir’ cevabını verdi.” (Ebû Dâvûd, Tahâret, 96; Tirmizî, Tahâret 82). Yine Âişe (r.a.) anlatıyor: “Ümmü Süleym (r.a.), Resûlullah’a (s.a.s.), ‘Rüyasında, erkeğin gördüğünü gören kadına, guslün gerekip gerekmeyeceğini sordu. Resûlullah, ‘Evet! Islaklığı fark ederse.’ cevabını verdi” (Müslim, Hayız, 33; Ebû Dâvûd, Tahâret, 97; Nesâî, Tahâret, 135). Dolayısıyla kadınların da erkekler gibi ihtilam olmalarından sonra çamaşırlarında ıslaklık görmeleri halinde gusletmeleri gerekir.
Guslederken suyun küpe deliklerine ulaşması şart mıdır?
Yıkanmasında güçlük ve zahmet olan göz, kapanmış küpe deliği gibi yerleri yıkamak farz değildir (İbn Âbidîn, Reddü’l-muhtâr, I, 285-286). Gusül esnasında, küpelerin ve dar olan yüzüğün oynatılması gerekir. Bu konuda vesveseye kapılarak aşırıya gitmeye gerek yoktur, küpe deliklerinin ovuşturulması guslün geçerli olması için yeterlidir. (İbn Âbidîn, Reddü’l-muhtâr, I, 288-289).
Abdest veya gusül alırken konuşmanın sakıncası var mıdır?
Abdest veya guslederken konuşmak abdeste veya gusle zarar vermez. Ancak bir ihtiyaç olmadıkça konuşmak uygun değildir. Abdest veya gusül almaya başlayan kişi, yaptığı ibadete odaklanmalı, dünyevi meşguliyet, duygu ve düşüncelerden mümkün olduğunca uzaklaşmalıdır (Şürünbülâlî, Merâkı’l-felâh, I, s. 44).
Oruçlu bir kimsenin guslederken ağza ve burna su vermesinin ölçüsü nedir?
Guslederken ağza ve burna su vermek farzdır. Ağza verilen suyu boğaza kadar ulaştırıp çalkalamak ve burna verilen suyu da iyice çekmek sünnettir. Bu hüküm oruçlu olmayan kimseler içindir. Oruçlu olanların, boğaza veya genze su kaçma ihtimali olduğu için böyle yapmaları uygun olmaz. Onlar gusülde ağza ve burna su verirken mübalağa etmeyip abdestte yaptıkları gibi yaparlar (İbn Âbidîn, Reddü’l-Muhtâr, I, 237, 291).
Gusül veya abdest esnasında vesveseye düşen kişi ne yapmalıdır?
Vesvese, çeşitli sebeplerle insanın yaşadığı kararsızlık, şüphe ve kuruntu hâlidir. Bu, çoğu kere abdest ve guslün alınıp alınmadığı, tam olup olmadığı ya da bozulup bozulmadığı şüphesi şeklinde ortaya çıkmaktadır. Gusül veya abdest alan kişinin vesvese sebebi ile gusül ve abdestini tekrarlaması gerekmez. Hatta kişi bu tür vesveselere itibar etmemeli (İbn Mâce, Tahâret, 48), içine doğan şüphe ve tereddüt hâllerinin asılsız olduğunu kendine telkin etmeli, ihtiyaç duyulması hâlinde psikolojik tedaviye yönelmeli; ayrıca manevî destek olarak Felak ve Nâs surelerini, anlamlarını da düşünerek okuyup bu hâlden kurtulmak için Allah’a dua etmelidir.
Cünüp olarak uyumak, yemek ve içmekte bir sakınca var mıdır?
Cünüp olan bir kimse, namaz kılmak ve Kur’an okumak gibi ibadetleri yerine getiremez. Dolayısıyla, ibadetlerini yapmaya engel olan bu durumdan ilk fırsatta guslederek kurtulmaya çalışmalıdır.
Ancak gusletmesi gereken bir kimse ihtiyaç hâlinde, herhangi bir namazın geçmesine sebebiyet vermemek kaydıyla, avret mahallinin temizliğini yaptıktan sonra abdest alarak ya da sadece el ve ağzını yıkayarak uyuyabilir, yiyip içebilir ve başka işlerle meşgul olabilir (Buhârî, Gusül, 27; Müslim, Hayız, 21, 22, 24). Çünkü cünüplük, gusül ve abdest gibi özel bir temizliği gerektirmeyen işlerin yapılmasına engel değildir. Nitekim Hz. Peygamber (s.a.s.), cünüp olmakla müminin necis (maddeten pis) olmayacağını ifade etmiştir (Buhârî, Gusül, 23).
Fakat cünüp birinin namazını kaçıracak şekilde yıkanmayı geciktirmesi haram, elini ağzını yıkamadan yiyip içmesi ise mekruh görülmüştür. Bu itibarla zorunlu bir durum olmadıkça insan hemen boy abdesti almalı ve bir an önce yıkanıp temizlenmelidir.
Aklî dengesi yerinde olmayan kişi gusül ile mükellef midir?
Kişinin dinen sorumlu olması için aklî melekelerinin yerinde olması ve ergenlik çağına ulaşmış olması şarttır. Bu iki niteliği taşıyan herkes, dinen sorumlu kabul edilir.
Aklî dengesi yerinde olmayanlar, bu niteliğe sahip olmadıkları için, gusül, abdest, namaz vb. dinî vecibelerle yükümlü değillerdir (Tirmizî, Hudûd, 1; Buhârî, Keşfu’l-esrâr, IV, 371-373).
Cünüp olan kimse yıkanmak için su ve uygun bir yer bulamazsa ne yapar?
Yıkanmak için su bulamayan veya soğukta gusül abdesti aldığı takdirde hastalanacağı kanaatinde olan ya da gusül abdesti alabileceği uygun bir yer bulamayan cünüp kimse, teyemmüm ederek namazını kılar. Çünkü bu noktada zaruret oluşmuştur (Merğînânî, el-Hidâye, I, 173,174; Mevsılî, el-İhtiyâr, I, 82).
Akupunktur bantları abdest veya gusle engel midir?
Akupunktur tedavilerinde, kullanılan iğnelerin ve üzerlerindeki bantların tedavi süresince çıkartılıp takılmaları mümkün değilse ya da çok büyük zorluk gerektiriyorsa, kullanılması gerekli olduğu müddetçe gusül ve abdeste mani olmaz. Bu durumda sargı bezi üzerine mesh hükümleri geçerli olur.
Sezaryen yöntemi ile doğum yapmak guslü gerektirir mi?
Sezaryen yöntemi ile çocuk dünyaya getirmek lohusalık açısından normal doğum hükmündedir. Sezaryenden sonra rahimden kan gelmezse kadın ilk fırsatta guslederek lohusalık (nifas) hâlinden temizlenir. Rahimden kan gelirse, kanın kesilmesinden sonra gusletmesi gerekir (Serahsî, el-Mebsût, III, 210; Mevsılî, el-İhtiyâr, I, 60, 108).
Haftada kaç gün gusül abdesti alınmalı?
Haftada en az bir kere gusül abdesti almak gerek. Haftada 1 kez yıkanmak Allahu Teâlâ’nın kulları üzerindeki hakkıdır.
Elbette eğer gusül gerektirecek bir durum olmuşsa hemen gusül alınır ancak böyle bir durum hasıl olmamışsa bile haftada bir almak doğru olandır..
Gusül abdesti alırken tırnakların aralarındaki veya elimizdeki kirlerin calıştığımız meslekle alakalı cıkmadığı zaman abdestimiz kabul olur mu?
Ömer Nasuhi Bilmen’in ilmihalinde bu durumla alakalı olarak şunlar yazıyor: “Boyacıların tırnaklarında kalan boyalar, zaruret sebebi ile abdestlerine zarar vermez. Fakat bir zarurete bağlı olmayıp tırnakların üzerinde birer ince tabaka teşkil eden ve altlarına suyun gitmesine mani olan boyalar, abdestin sahih olmasına manidir.” (Syf. 98) Buradan anlaşılan şudur ki, eğer mesleğinizden dolayı oluşan bu kirleri çıkarabiliyorsanız çıkarırsınız. Eğer çıkmıyorsa bu şekilde abdest alabilirsiniz, abdestiniz geçerli olur.
Cünüpken besmele çekilir mi?
Eğer hanefi mezhebinden iseniz çekebilirsiniz. Şafii mezhebinde cünüp bir kimsenin Kuran kastıyla Bismillah veya Elhamdülillah demesi haramdır. Bunlarla zikri kasteder yahut hiçbir şey niyet etmezse haram değildir…Kaynak: Miftâhu’r-Rüşd
Gusül abdesti alırken burnumuza çekilen su burnumuzun kemiğini sızlatması gerekiyor mu?
Eğer bunu yapabiliyorsanız yapın. Ancak eğer yapamıyorsanız üzerinde durmayın, farz değildir. Bazı genç kardeşlerimden duyduğuma göre sırf bunu yapabilmek için çok fazla uğraşıyor, banyodan uzun müddet çıkamıyorlarmış. Olayı bu şekilde vesveseye çevirmek doğru değil…
Gusül abdesti sırasında sabun sampuan vs şeyler kullanmanın bir sakıncası var mı gusüle acaba?
Sakıncası yoktur..
Gusül Abdesti alırken avret yerine havlu ya da herhangi bir örtü örtmek iyi midir yoksa gerek yok mudur?
Gusül alırken olduğumuz yerde ellerimizi iki yana açarız. Eğer iki tarafta da boşluk kalmıyorsa üryan olarak yıkanabiliriz. Eğer boşluk kalıyorsa edebe riayet etmemiz yerinde olur Duşakabin veya banyo perdesi ile banyo yaptığımız bölümü ayırmamız faydalı olur. Arzu edenler elbette her durumda edebe riayet edebilirler.
Gusül abdestiyle namaz kılabilir miyim?
Evet, kılabilirsiniz…
Başımda ve boğazımda ameliyattan dolayı dikiş var nasıl gusül alacağım?
Eğer dikişlerinizden dolayı banyo yapmanız sakıncalı ise gusül abdestine niyet ederek teyemmüm alabilirsiniz.
Tarif edeyim: *Eûzü besmele çekin, gusül niyetiyle teyemmüm almaya niyet edin.
Teyemmüm için en ideali bir tepsi içine toprak veya kum koymaktır. Tuğla da kullanılabilir.
Evdeki badananız kireç değilse, plastik veya saten boya kullanılmışsa teyemmüme uygun değildir.
Mutfaktaki mermerler de üstleri cilalı olduğu için uygun değillerdir.
Niyetten sonra iki elinizi açarak topraktaki tepsiye vurun. Sonra iki elinizin yanlarını birbirine vurarak toprakların silkelenmesini sağlayın ve elinizi yüzünüze sürün.
Elinizi tekrar aynı şekilde tepsideki toğrağa vurun, yanlarını birbirine vurarak fazla toprakları silkeleyin ve önce sağ kolunuzu, sonra da sol kolunuzu dirseğe kadar sıvazlayın. Hepsi bu kadar..
Din İşleri Yüksek Kurulu Başkanlığı
Hoş geldiniz. Fikirlerinizi paylaşmanızdan mutluluk duyarız