
Asla Allah'tan başkasına tapmam.
İNSAN da BEN de BIR HIÇIM. BEN YOKUM. Hiç ve yok olana zaten tapılmaz.
Ben asla ve asla Resulullah'a da tapmadım.
Divit ile yazılan hat üzerindeki Allah yazsına da tapmadım.
Beynimdeki Allah imajına da tapmadım.
Ben hakkında HIÇBIRŞEY BILMEDIGIM Allah'a, gerçek korkunun kaynağına TAPTIM.
Taptığımı zatından başkası da görmedi.
Aramızda kaldı! Sırrımız oldu.
Her ikili gibi (Allah ve kul yani birebir ikili). Allah sizin birebir sırrınızdır.
Allah şu anda (elinizi mesela omuzunuza koyun) ORADA, yanınızda. Yalnız değilsiniz. Hiç değildiniz zaten.
Ben O Allah'a taptım. Süslü püslü yazılarla yazılan Allah lafzi bir rozettir.
Beynimdeki Allah imajına da tapmadım.
Ben hakkında HIÇBIRŞEY BILMEDIGIM Allah'a, gerçek korkunun kaynağına TAPTIM.
Taptığımı zatından başkası da görmedi.
Aramızda kaldı! Sırrımız oldu.
Her ikili gibi (Allah ve kul yani birebir ikili). Allah sizin birebir sırrınızdır.
Allah şu anda (elinizi mesela omuzunuza koyun) ORADA, yanınızda. Yalnız değilsiniz. Hiç değildiniz zaten.
Ben O Allah'a taptım. Süslü püslü yazılarla yazılan Allah lafzi bir rozettir.
Allah'I HISSEDINIZ. Lütfen hissediniz. Dokunduğunuz O idi. Dokunan bile o idi.
NE KIMSEYI KENDIME TAPTIRIRIM! NE DE KIMSEYE TAPARIM.
Resulullah'a BEN FEDA, KURBAN olurum. Feda fi Resulullah olurum. Ama asla ve asla tapmam. Ben Fena Fi Illah'i seçtim. Kimse Allah'ın katına gidemez ama Allah SIZE GELIR. Gelmişti. Hep oradaydı. Hiç ayrılmamıştı.
NE KIMSEYI KENDIME TAPTIRIRIM! NE DE KIMSEYE TAPARIM.
Resulullah'a BEN FEDA, KURBAN olurum. Feda fi Resulullah olurum. Ama asla ve asla tapmam. Ben Fena Fi Illah'i seçtim. Kimse Allah'ın katına gidemez ama Allah SIZE GELIR. Gelmişti. Hep oradaydı. Hiç ayrılmamıştı.
Kalu Bela’dan beri birlikteydiniz.
ÖLÜM YOKTUR.
Ölüm yeniden ve ebedi doğuştur. Kelime ÖLÜM DEĞİL zaten “MEVT”, yani bir vuslat, bir rücu, bir dönüş, bir dönüşüm... Ama önce paketlendiğimiz mahşerde "Ambalajımız açilacak", kalite kontrol, garanti belgelerimize bakılacak. Ondan sonra PAKETTEN çıkacağız ya yukarı, ya çöpe, yanmaya...
Süfyani zihniyet şunu çok iyi anlamalı: Biz Allah’ÇILAR DERNEĞİ, TEİSTLER CEMİYETİ üyesi değiliz.
Süfyani zihniyet şunu çok iyi anlamalı: Biz Allah’ÇILAR DERNEĞİ, TEİSTLER CEMİYETİ üyesi değiliz.
Biz HİSSEDERİZ.
Her noktada, Allah'a kulluk için yaratıldık. Rabb’im namaz ile de ilgili değil aslında... Sadece bir ÖN ŞART, ki İbrahim’in ricası... Rabb’im, OL diye yarattığı bedenimizle de ilgili değil. Boyumuz, posumuzla, cinsiyetimizle, açık ya da kapalı oluşumuzla da ilgili değil! Tuvalete gitmemden tiksinmez, banyodayken bana aldırmaz. Alt tarafı CESET denen bir elbise...
Allah'ın baktığı tek elbise var TAKVA.
Tek elbise bu.
TEK BEDEN, YANİ CENNET’TEKİ GERÇEK bedenimiz (Cehennem’deki değil)... Ve elimi koyduğumda dokunduğum Rabb’imden başkasına tapmam.
Dokunduğumuz yer TAKVA elbisesiydi.
Takva elbisesi dışında neye dokunursanız dokunun o nesnedir.
Ama takva elbisenize dokunduğunuzda O Allah'in lemisidir.
Allah'ımız hiç bir şeyle ilgilenmiyor bize ilişkin GEÇICI şeylerde. O Kalıcı ile ebedi ile ilgilidir. Cennet-Cehennem gibi mekanlarda ebedi kalacaklarla ilgilidir. Allah'tan başka MABUD yoktur. Bagdadi, Hizir, Hekim Bey, Resulullah, Mehdi, Mesih, Milletine mensup olduğumuz efendimiz İbrahim. Hayır hayır! Sadece Allah'a taparız biz. Onları çok severiz. Ama sadece Allah'a taparız.
Allah'ımız hiç bir şeyle ilgilenmiyor bize ilişkin GEÇICI şeylerde. O Kalıcı ile ebedi ile ilgilidir. Cennet-Cehennem gibi mekanlarda ebedi kalacaklarla ilgilidir. Allah'tan başka MABUD yoktur. Bagdadi, Hizir, Hekim Bey, Resulullah, Mehdi, Mesih, Milletine mensup olduğumuz efendimiz İbrahim. Hayır hayır! Sadece Allah'a taparız biz. Onları çok severiz. Ama sadece Allah'a taparız.
Hangi Allah'a?
HIÇ GÖRMEDIGIMIZ ve IDRakimIZDE CANLANDIRDIGIMIZ Allah'a taparız ve korkarız.
Allah'in kudret eli?
Hayır Kudret elinin içindeyiz zaten. Allah görür ve işitir!
Hayır Allah'ın duymasının içindeyiz zaten.
Biz hangi yöne dönersek dönelim RÜCU ediyoruz. Illa ki öldükten sonra rücu edilmez.
DÖNÜN, her yön meymene, her yön kible. Her yönde O var.
Allah NEREDE?
Bacım başörtüsüyle örttüğün saçın kendisinde!
Allah NEREDE?
Bacım başörtüsüyle örttüğün saçın kendisinde!
Mü'minin kalbinde!
Şahdamarlarinin içinde.
Rabb’im, hiçbir yere sığmaz, müminin kalbi dışında.
Kalbe giden o şah damarı o AORT damarı.
İşte RABB’İM kalbe oradan tecelli eder.
Kalb bir Kehf, 4 bölmeli bir MAĞARA ve mümin kalbinde yani Ashabı Kehf olup kendi kalbinde uyur. O zaman şahdamarından bir tünel uzanır. Kavrar mümini... Adı çok bu kavrayışın, yığınla ismi var: HidAyet de, Sıratel Müstakiym de, Takva elbisesi de...
Hiç farketmez ki...
Önemli olan isimler değil; KAVRAYAN KİM!
Kalbimiz yarılacak bir gün. Allah'ı ısmarlama siparişle değil, içtenlikle, yakınlıkla getirirsin ta KALBİNE!
Kalbimiz yarılacak bir gün. Allah'ı ısmarlama siparişle değil, içtenlikle, yakınlıkla getirirsin ta KALBİNE!
Bilmezler ki Allah'a bir LİNK yok. İNSAN kendi doğal bir link, aktarımcı. BAŞKA BİRİNİ istemez. Şeyhim, günahımı çıkaran papaz ve sayısız aracı HOŞÇAKALIN.
Ben ARACISIZ Allah'a gidiyorum.
Gittiğim yer YİNE BENİM KALBİM.
İbrahim kadar içtenlikli bir salih kul daha çıkmadı zaten!
Tüm insanlar (Adem ve Resulullah dahil) İBRAHİM'i kıskanmak üzere yaratılmışlardır.
Kimse İbrahim olamaz.
Fakat buna eşdeğer olarak Allah bir vize vermiş sana-bana: "İBRAHİM MİLLETİ" olabiliyoruz.
Bu bizim millet işte!
Sen+ben=BİZLER...
Ve Allah'a dokunduğunda, Diken diken olan tüyler, ürperen sırtlar, yarım damla gözyaşları...
İşte bunun adı Allah korkusu.
HİSSETMEDİĞİNDEN KORKAMAZSIN Kİ?
Hissedersen, dokunursan KORKARSIN.
Allah'tan korkun!
Allah'tan korkun!
İşte bu İNSAN ve İNSAF'ın tek KAYNAĞIDIR.
Allah MUHİT'tir!
Her muhit, mahalle, semt HEP O'DUR. Allah merkezde ve biz çevresinde bir çembere dizilmiş noktalar değiliz.
Tam tersine, her bir KULU bir NUN (Nokta) dır.
Çevresindeki daire de sayısız noktadır ve Allah'tır.
Allah SONSUZ OLARAK her bir ŞEY'i KUŞATMIŞTIR.
Allah sizi çepeçevre kuşatmıştır.
Nereye dönersen dön, çemberin bir noktasına bakarsın.
Allah her noktada sana eşit uzaklıktadır (veya yakınlıktadır).
O senin bulunduğun nokta ile dairede muhatap olduğun nokta arasında ÇAP vardır.
O senin bulunduğun nokta ile dairede muhatap olduğun nokta arasında ÇAP vardır.
Nun'dan KALEM bir çaptır.
Ona MUHİT denmez İSTİVA denir.
Omuzunuza dokundunuz ya!
İstiva etti sizi...
Ona dokundunuz. Omuzunuz değildi artık.
Allah'ı hissediniz.
Allah'ı hissediniz.
İLİMLE KORKUN, DUYGUYLA SEVİN Allah'ı. Korkmazsanız, sevmeye hakkınız yok!
Salt sevgi olmaz. Korkarak SEVİNİZ Allah'ı.
Resulullah'tan KORKMAYIN, O'nu sadece sevin ama Allah'tan önce KORKUN.
Korkudan sonra sevme hakkınız doğacaktır.
Önce seversek, sapık tasavvuf içinde mecnun olur MAHVOLURUZ.
Önce korkun!
Korkunun şartı şu:
“Kulları içinde SADECE BİLENLER (Alimler) Allah'tan korkar!”
O zaman bir şeyler BILECEGIZ. NE BILECEGIZ?
Allah'ın BILDIRDIGINI? O NE?
Kur'an, yani Allah lafzi, kelamullah, Allah'in SESI. Ayrıntılı, her şey içinde, tek kılavuzumuz.
Kur'an'i nasil bilecegiz?
Müteşabihiyle bilmeye çalışacağız,
"Allah bu MISALLERI tüm insanlara verdiği halde sadece ALIMLER'den başkasi asla anlamaz"...
"Allah bu MISALLERI tüm insanlara verdiği halde sadece ALIMLER'den başkasi asla anlamaz"...
Işte bu sırra yani Müteşabih/misal olan bu SIRRI anlayacağız.
Onu anladik mi, KORKU başlar.
“Allah'tan sadece alimler korkar”.
Herkese açıktır ALİMLİK yolu...
HOŞGELDİNİZ yeniden!
Ahmed Hulusi



Hoş geldiniz. Fikirlerinizi paylaşmanızdan mutluluk duyarız