Cenaze Namazı Kılınmayan Kimseler Var mıdır?
Bazı büyük günahları işleyen kimselerin cenazeleri yıkanmadığı gibi, cenaze namazları da kılınmaz. Bunların cenazelerinin yıkanmayıp namazlarının kılınmaması, imandan çıktıkları, İslam'dan mahrum kaldıkları için değildir. Belki böyle büyük bir mahrumiyete müstahak olacak büyük bir günah işlediklerinin nazara verilmesi, böyle günahlara girilmemesinin ikaz ve tembihi içindir. Aynı zamanda da işlediği o büyük günah ve hatanın dünyevî bir cezası olsun diyedir. Cenaze namazları kılınmayan bu büyük günah sâhipleri şunlardır:
- Yol kesip adam soyan eşkıyalar, mesken ve iş yeri basıp soygun yapan anarşistler...
Çatışma esnasında öldürülen çetecinin, eşkıyanın, teröristin, adil hükümete karşı gelenlerin, yol kesenlerin, insan boğanın, soyguncunun cenaze namazı kılınmaz. Bunlar, İslâm`ın hiçbir zaman müsaade ve müsâmaha etmediği gasp suçu işlemiş, âmmenin huzur ve yaşama hakkını gasbetmiş kimselerdir. Şayet bu eşkiyalık ve anarşistlikten vazgeçip tevbe - istiğfar etmezlerse, namazları kılınmadan defnedilirler. - Ana-babasını öldüren nankör evlâdlar:
Ana-babasının kendisi için katlandığı fedakârlık ve yaptığı hizmetlere karşılık onları kasden ve zulmen öldürmekle mukabele eden nankör evlâd da, cenaze namazı kılınmadan defnedilir, ayrıca da öldürmüş olduğu ana veya babasının mirasından da mahrum bırakılır. - Boğmak suretiyle birden fazla adam öldürenler:
Bunların da cenaze namazı kılınmaz. Zira haksız yere boğmak suretiyle adam öldürmek, hunharlık ve vahşetin en dehşetlisidir. - Meşrû` İslâm Devletine haksız yere baş kaldırıp isyan edenler:
Bunlar devlet otoritesini yıkarak âsâyişi bozmak ve idareyi İslâm`dan uzaklaştırmak için isyana başlıyan âsîlerdir. Hattâ böyle âsilerle, yol kesip baskın yapan eşkıya ve anarşistler, eğer çarpışma esnasında öldürülürlerse, cenazeleri yıkanmaz da. Bu iki kısmın cenazesi yıkanmadan açılan mezara itilir, ibret olsun diye cenaze namazı kılınmadığı gibi, yıkanması da terkedilir. Ancak bu saydıklarımızın hepsi de tevbe - istiğfar edip yaptıklarından pişman olurlarsa, tevbeleri samimî sayılarak öldüklerinde namazları kılınır, gerisi Allah`a havale edilir. - Kâfirlerin ve münafıklar
Çünkü Allah (cc) şöyle buyurmaktadır:
“Onlardan ölen birinin üzerine, ebedî olarak aslâ namaz kılma ve onun kabri başında durma! Çünki onlar, Allah ve Resûlünü inkâr ettiler ve onlar, fâsık kimseler olarak öldüler.” (Tevbe, 84) “Münâfık öldükten sonra namazı kılınmaz” meâlindeki âyet, o zamandaki ihbâr-ı İlâhî (Allah’ın haber vermesi) ile bilinen kat‘î münâfıklar demektir. Yoksa zan ile, şübhe ile münâfık deyip namaz kılmamak olmaz. Mâdem لآَ اِلٰهَ اِلَّا اللّٰهُ (Allah’dan başka ilâh yoktur) der, ehl-i kıbledir. Sarih (açık) küfür söylemese veyâhut tevbe etse, namazı kılınabilir.” - İslamdan Çıkarak Başka Dine Girenlerin
İrtidad ederek Müslümanlık’tan çıkmış olan kimsenin cenaze namazı kılınmayacağı gibi, Müslüman mezarlığına da defnedilmez.
- Doğduktan sonra hemen ölen çocuk yıkanır ve namazı kılınır. Vâris olur, mirası kalır ve ismi konur. Cansız doğan çocuk, 4 aylık değil ise, yıkanmaz ve namazı kılınmaz. 4 aylık olmuş ise, yıkanıp bir kefene sarılıp gömülür, namazı yine kılınmaz. Anası, babası ile birlikte esir alınan çocuk ve esir alınan büyük deli de ölünce böyle yapılır. Bunlar Cehenneme girmez ise de, dünyada kâfir muamelesi yapılır. Anasız ve babasız esir alınan çocuk veya anası, babası ile alınıp da ana, babasından biri İslama gelen veya akıllı, yani 7 yaşında olarak kendi imana gelen çocuk ölünce, namazı kılınır.
- Doğum esnasında ölen çocuğun az kısmı çıkıp çoğu ana rahminde kalmışsa namazı kılınmaz
Diri olarak doğduğu bilinen veya bedeninin çoğu diri olarak çıkan bir çocuk yıkanıp namazı kılınır. Böyle olmayınca, yalnız yıkanır, üzerine namaz kılınmaz. (Büyük İslam İlmihali) - Bir insanın organlarının yarısından azı bulunursa namazı kılınmaz
Bir insanın el ve ayak gibi bir uzvu, bir yerde bulunsa ne yıkanır, ne de cenaze namazı kılınır. Ancak defnedilir. Çünkü meşru olan, cenaze üzerine namaz kılmaktır. Cenaze de uzuvdan değil, vücuttan ibarettir. Aynı zamanda, uzuv sahibi ölmemiş, hayatta olabilir. Bu, Hanefilere göredir. İmam Şafii ise,"Bir uzuv da olsa yıkanıp üzerine cenaze namazı kılınacaktır. İnsanın vücudu muhterem olduğu gibi parçası da muhteremdir" der. (Günümüz Meselelerine Fetvalar) - Bir Müslümanın nikahında bulunan ehl-i kitaptan bir kadın gebe iken ölse namazı kılınmaz
Bir müslümanın nikahında bulunan ehl-i kitabdan bir kadın, gebe olduğu halde ölse namazı kılınmaz; bunda icma vardır. Kabrine gelince, onun için ayrıca bir mezar yapmak ihtiyattır. Bir görüşe göre de, çocuğa uyularak İslam mezarlığına gömülür. Diğer bir görüşe göre de, çocuk henüz ondan bir cüz bulunduğu için, ana çocuğa bağlı olmadığından kendi milletine ait bir mezarlığa gömülür. (Büyük İslam İlmihali)
- Not : Ancak bu saydıklarımızın hepsi de tevbe-istiğfar edip yaptıklarından pişman olurlarsa, tevbeleri samimî sayılarak öldüklerinde namazları kılınır, gerisi Allâh’a havâle edilir.
- Not: İntihar eden bir Müslümanın cenazesi yıkanıp namazı kılınır
İslam dininde intihar etmek, içki içmek, namazı terk etmek ve zina gibi bir günah işlemek büyük bir vebaldir. Fakat ehl-i sünnet velcemaate göre küfre vesile değildir. Yani bir kimse kelime-i tevhidi getirip İslam'ın bütün ahkamını kabul ederse adı geçen günahlardan birisini veya birkaçını işlese de kafir olmaz, günahkâr olur. Bunun için diğer Müslümanlar gibi onların da cenaze namazı kılınacaktır. (Ancak Ebû Yûsuf’â göre yanlışlıkla veya dayanılmaz bir acıdan dolayı olmadıkça bilerek intihar edenin namazı kılınmaz. (Müslim, Cenâiz, 107.)
Derleme @dinierk
Hoş geldiniz. Fikirlerinizi paylaşmanızdan mutluluk duyarız