Sitemizde aramak istediğiniz konuyu

DiniErk - Doğru Dini Bilgi

Taif'te Peygamberin Dua Ettiği Yerdeki Mescid .. Kuu


Taif.. Suudi Arabistan'ın tüm Müslümanların yüreklerini acıttığı olayın geçtiği yer.. Ve burada yapılan bir duanın Arabistan'ı yerle bir edilmesini nasıl önlediğinin ibretli hikayesi.

EL-KUU ya da Dirsek Mescidi.
Hz. Peygamber salli aleyhi ve sellem Kureyş müşriklerinin tavırlarını giderek sertleştirmeleri üzerine davetini Mekke dışında yaymayı düşündü ve peygamberliğin onuncu yılında (m. 620) yanına Zeyd b. Hârise’yi alarak Sakîf kabilesini İslâm’a davet amacıyla Tâif’e gitti.
Ancak Tâifliler kendisiyle alay edip onu taşlattılar.
Hz. Peygamber o gün yaşadıklarını Uhud Savaşı’ndan daha şiddetli olduğunu söylemiştir.
Atılan taşlarla ayakları kanayan Resûlullah’ı korumaya çalışan Hz. Zeyd’in (rah)  de başı yaralandı. Tâiflilerin maddî ve mânevî eziyeti karşısında Hz. Peygamber yakınlardaki bir üzüm bağına sığındı.
Bu bağın sahiplerinin Hristiyan kölesi Hazreti Addas Hz. Peygamber'e bir tabak üzüm getirdi. Hz. Peygamber’in üzümü yemeye başlarken “Bismillâh” demesi Addâs’ın dikkatini çekince konuşmaya başladılar. Peygamber Efendimizin davranış ve konuşmalarından etkilenen Addâs orada Müslümanlığı kabul etti.
Hz. Peygamber bu zor anlarında rabbine sığınıp teslimiyetini ifade etmiş, onun rızâsını ve yardımını talep ederek şöyle duâ etmiştir:
Allah’ım!
Kuvvetsiz ve çaresizliğimi, halk nazarında küçük düşürülmüş olmamı ancak sana arz ve şikâyet ederim.
Ey merhametlilerin en merhametlisi!
Sen sıkıntı ve zulüm altında ezilenlerin rabbisin. Sen benim rabbimsin. Beni kimlerin eline bırakıyorsun! Bana sert ve kötü davranacak yabancıya mı, yoksa mukadderatıma hâkim olacak düşmanlara mı?
Gerçekte üzerime çöken bu musibet şayet senin bana karşı bir gazap ve öfkenden kaynaklanmıyorsa ben bunu dert edinmem ve gönülden katlanırım. Fakat senden gelecek bir himaye ve koruma benim için her zaman daha hoştur.
İster bu dünyada, ister ahirette her işi nizama sokan ve karanlıkları aydınlatan senin ilahi nuruna sığınıyorum.
Allah’ım!
Senin öfken ve gazabından yine senin merhametine sığınıyorum. Sen razı oluncaya kadar af diliyorum.
Tevbe ve niyaz yalnız sanadır.
Gerçek kuvvet ve kudretin kaynağı ancak sensin Allah'ım!


Bu sırada Cebrâil aleyhisselam gelerek eğer isterse Allah'ın kendisine işkence ve eziyet eden müşrikleri helâk edeceğini söyledi. Peygamber Efendimiz bu durumda bile düşmanlarına beddua etmedi ve Cebrail’e şu cevabı verdi:
“Hayır, istemem; ben, Allah’ın bu müşriklerin soyundan yalnız Allah’a kulluk eden, O’na hiçbir şeyi ortak koşmayan nesiller meydana getirmesini arzu ederim”.
Resûl-i Ekrem (a.s.m.) Taif halkından taşlanmaya maruz kalıp sığındığı Mekke'nin ileri gelenlerinden Şeybe b. Rebia ve kardeşi utbe’nin bağında biraz dinlenip sükun bulduktan sonra, yarasını temizleyip abdest almış, ardından iki rekat namaz kılmıştır.
Büyükçe bir kayalığın hemen yanında mübarek kolunu başka bir kayaya dayandığı için Dirsek ya Kuu adı verilen bir mescit o günün hatırasına burada yapılmıştır.
Namazın sonunda Rabbine sunduğu münacat ise, Rububiyet-ubudiyet ilişkisinin tarifsiz bir örneğidir. Meali dahi insanı huşû ve huzûa getiren bu münâcatta, Nebiyy–i Zîşan (SAV), bir ‘abd-i aciz’ olarak Kadîr-i Rahîm’e seslenmiştir:
Resullullah aleyhisselam bir müddet sonra Mekke’ye dönmek üzere Tâif’ten ayrıldı.


EL-KUU ya da Dirsek Mescidi'ni Tanıyalım - (مسجد الكوع) 
Efendimiz (sav) Taif’e geldiğinde bu vadi üzerinde yol üzerinde bulunan şuan Kuu Mescidi diye bilinen yerde bir süre durması sebebiyle bu mescide Mescidi Mevkif adı da verilir. Cami kare planlı, 8 metre uzunluğunda, 7 metre genişliğinde ve 3 metre yüksekliğindedir.Sonunda 7 metre uzunluğunda ve 4 metre genişliğinde açık bir avlu vardır. Her biri 7 metre uzunluğunda ve 4 metre genişliğinde iki yükseklikten oluşur. Ortada bir duvarla ayrılmış, ortasında tonozlu bir kapı ve iki pencere çevrelenmiş, iki küçük pencere, kapının iç kısmının sağında küçük bir mihrap, onun yanında küçük bir kare pencere vardır. birer metre yüksekliğinde 4 sıradan oluşan küçük bir duvarla çevrili olup, caminin girişi doğu cephesindendir. Mevcut yapının Osmanlının son dönemlerinde inşa edildiği bilinmektedir. Diğer bir rivayet de Peygamberimiz sav namaz kılarken atılan taş ona zarar vermemek için kendini büzüp dirsek şeklini alması da rivayet edilmektedir
Olayın geçtiği yerde Osmanlı döneminde yapılan mescit, “dirsek” anlamına gelen “Al Kou” adını taşıyor.

EL-KUU ya da Dirsek Mescidi. Nerededir 
Mescid-i Kuu, Peygamber efendimiz aleyhisselamın yürüyerek Mekke'den geldiği, 1 saatlik mesafede bulunan bir beldedir.  Mikat sınırı olan Mehrime çok yakındır. Mekke'den Taif’e giderken kayalık sarp dağlar aşılır. Eski Taif yolu bu hattan geçer. Mekke’den Taif’e giderken kıvrıla kıvrıla bu sarp dağları aşarak Taif’e ulaşılır , yol boyu naneli çay satan, Taif gülü satanları görürsünüz, bu dağ yolu eski yoldur ve şuan halen var . Peygamberimiz sav bu güzergahlardan gittiğini düşünüyoruz .Sonradan yapılan kuzeyden dolaşarak giden yol ise sürekli düzlüktür.ovadan gider
Taif rakım olarak Mekke'den çok çok yüksektir. Bu nedenle havası Mekke'den 10 15 derece düşüktür. Ayrıca sık sık yağmur yağar. Her mevsim her an yağmura yakalanabilirsiiz. Bu nedenlerle Taift'e Tarım sebzecilik yaygındır.
Mekke'de hurma haricinde meyve neredeyse hiç görülmezken Taif'te gül incir vs yetişir.

Az ileride yaklaşık 200 metre ötede Addas Mescidi de vardır. Hz. Addas’ın İslam ile şereflendigi yere dolayı da Mescid-i Addas denilmektedir.


EL-KUU ya da Dirsek Mescidi Kutsal Bir Yer Midir ?
Taif'teki El-Kuu Camii: Temelsiz camidir ve kendilerine ait bir faziletleri yoktur ve onlar hakkında hiçbir hadis veya eser ispatlanmamıştır kaynaklanmadığı için vehhabiler tarafından bidat olarak kabul edilmektedir. Mescit yapı itibarıyla bir kutsaliyet taşımadığı gibi sadece Resullulahın bir hatırası olarak değer bulabilir. Ancak burada ibadet etmek için uzak yerlerden gelmekte gereksizdir. Bilindiği gibi bir Müslümanların ibadet ve ziyaret etmek maksadıyla sadece üç yer ( Mekke'ye Mescid-i Haram, Medine'ye Ravza-ı Mutahhara ve Kuba Mescidi  ile Kudüs'te Mescid-i Aksa) gitmesi dışında bir hadisi şerifte bulunmamaktadır. 

Derleme Erol Kara / Dinierk

Yorum Gönder

0 Yorumlar
*Yorumlar Editör tarafından incelenmekte olup, spam mesajlar dikkate alınmaz. Engellenir.*